gazetecilikten Mezun olalı 7-8 ay oldu önce ales ve yds ye girip akademik kariyer yapmayı denemeyi sonrasında iş kovalamayı düşünüyorum umutlu muyum tabi ki hayır yine de bazen içimdeki ses umutlu ol diyor.şimdi bazıları çıkıp yerelde çalış diyecek şöyle ki yerelde gazete kendini zor döndürdüğü için çalışan sayısı kısıtlı yani orası da zor gibi maaş desen ya asgari ücret ya da asgari ücretin altında.
hayallerindeki beğendiği şirketlere ve bölümlere başvurur. şirketlere cv gönderir.
kariyer sitelerinden beğendiği şirketlere ve bölümlere cv gönderir.
yapabileceğini düşündüğü her işe cv gönderir ve işkura gider.
eşe dosta akrabalara haber verir. günlerini kariyer sitelerinde geçirir. işkura sürekli uğrar.
böyle bir kaç sene geçer. sonunda rastgele bir yerde alakasız bir işte asgari ücrete işe başlar.
önce askerliği aradan çıkarmak sonra kendi kendine tecrübe kazanması lazım tabi bu evde mi olur artık başka biyerde mi orasını işverene sormak lazım sonuçta çalışarak tecrübe kazanılır başka bi yolu varmıdır bilemiyorum ve en son adım iş aramaktır geçmiş olsun.
Kusura bakmayın ama iğneyi bu sevgili gençlerimize batırmalıyız önce, sonra çuvaldızı işverene batırırız.
Sevgili taze üniversite mezunu gençlerimizin birçoğu karpuz gibi büyüme konusunda ihtisas yaptıkları için sıklıkla karşılaştığımız bir durumdur.
4 sene boyunca güzel ülkenin herhangi bir yerindeki bir iibf de okumuş. 365x4 gün boyunca yaptığı en büyük aktivite derse gitmek olmuş ki bu konuda kendini bile kandırmış, sanki kendisine bir lütufta bulunuyormuş gibi. Kendi alanıyla alakalı kendine herhangi bir derinlik katmamış, mezun olduğunda yapmak isteyeceği işi seçmemiş, mesleğinin gereksinimi olacak donanımların sahibi bile değil, 4 yaz boyunca karpuz misali büyütmüş kendisini, özel sektörde çalışmak isteyeceğinde dalga mı geçiyorsun ulan it diyecekleri yabancı dil bilmeli miyim sorusuna her daim eğitim sisteminin kötülüğü ile cevap vermiş, özel sektörde çalışacak ama staj nedir bir haber hatta çalışmak nedir bundan daha bir haber, eş dost vasıtası ve referansıyla bulunabilen işi de beğenmemiş haspam, velhasıl olmamış bu arkadaş çiğ yani daha.
Sonrasında ise bu arkadaşın iş bulma (bulamama) süreci başlıyor. Hayatın sillesi 20 küsür yıllık birikimiyle gelince de ağır geliyor haliyle.
Ne bekliyordunuz arkadaş ? Sen olsan kendinden ne yapardın yani ?
Sonrasında başlıyor zengin koca arama çalışmaları. Şuna ayrılacak vakti kendine ayarlasa vallaha çoktan girmişti işe sözde çakal. Bir de bunun erkek versiyonu var ki tam bir saf. Madem iş bulamadın boştasın git önüne engel olarak çıkan askerliğini bitir benim saftirik oğlum. Ama yok valla yok billa yok.
Özel sektörün kalifiye, iş bitirecek, rasyonel ve pratik düşünebilecek, sorumluluk almayı bilecek kişilere ödemek istediği o kadar çok parası ve aynı zamanda ihtiyacı var ki anlatmakla bitmez arkadaşlar.
Buna rağmen diyorsan ben yazdığın grubun içerisine girmiyorum ama yine de iş bulamadım iş arıyorum, yaz bana sana söz veriyorum ücretsiz yaşam koçun olacağım.
" tecrübe" bahanesiyle, hazan yaprağı gibi ordan oraya savrulacağı süreçtir.
Ta ki, aklı selim bir insanın çıkıp, tecrübelenmesine izin verip, işe alınmasına kadar...
Bir dram filminin konusu olabilecek şekilde zorlu bir süreçtir hele gene üniversitede okurken yada yazları çalışma tecrübesi edinmediyse çekeceği çok çile vardır çok.
bazen üzülüyotum bunlara. mesela bende bir kuezen var bu alandaki cenabetliği kimselere bırakmaz. adam turizm mezunu tam thy de işe girecekti darbe oldu alımlar durdu tam iyi bir otelde iş buldu rus ucagı düşürüldü rezervasyonlar iptal oldu o da yattı tam bir yerden daha teklif aldı reinayı taradılar turistler kaçtı orası da alımı durdurdu.herif kendini skse yeri yani.
Bizim ülkemizde staj mantığı tam olarak çalışmadığı için oldukça zor bir süreçten bahsediyoruz. Stajer olarak mesleği tam olarak öğretmek, pratiğe dökmek yerine genelde insanlar getir götür işlerine bakıyorlar. Ahmet Kaya'nın dediği gibi "Nerden baksan tutarsızca, nerden baksan ahmakça." Bu sebepten iş bulmak isteyen kişiler kendilerini daha da geliştirmek durumundalar. Bir nevi rekabet ortamından nasıl sıyrılacaklar öğrenmek durumundalar.
Mezun olunan bölüme göre farklılık gösteren sancılı süreçtir.
Bir bocalama süreci ile başlar genelde, sonrasında da nasıl bir yol izleyeceğine karar vermek bir hayli zorlar insanı. Hele bbirkaç farklı alana sahip bir bölümden mezun olmuşsanız - mühendislik gibi.
Başvurduğunuz ilanlardaki kriterlere hiç değinmiyorum, görüşmeler genelde 'yeni mezunsun' 'ben seni yetiştireceğim 6 ay sonra işten ayrılmak yok' 'sana ufacık maaş verebilirim' gibi cümlelerle geçer ve ' biz sizi ararız' ile sonlanır.
Tabi ailede tanıdık torpil vs varsa o iş başka.
8. Ayımızı tamamladık bugün işsizlik ve ben, dile kolay!
Süreç uzadıkça umut tükenir, ilanlara bile bakmaz olur insan. Aday havuzunda boğulurken, alkol ile bilinç kaybı yaşamak ister. ancak şuuru açılır içtikçe, daha da kahrolur.
hiç anlamadıkları halde insan sarrafıymış gibi kasılan, çoğunlukla alakasız bölümlerden mezun olup bu pozisyona anca kapağı atabilen insan kaynakları yöneticilerince çok defalar reddedilecek. sonra ne iş olsa yaparım haline gelince eğitimsiz kişilerle aynı pozisyondan başlayacak. insan kaynakları yöneticileri gerçekten insan sarrafı olsaydı, örneklerini bol bol gördüğümüz gibi uyduruk pozisyonlar için reddedilip kısa süre sonra ş hayatında adından sözettirenler çıkmazdı. bunlar daha en başında işe alınırdı.
ünversteyi sadece devamsızlık hakkını sonuna kadar kullanmak, sadece vize haftası veya final haftası ders calışarak dersleri geçmeye çalışmak, stajları angarya, karı-kız düşürmek veya erkekler ile gezmek olarak algılayan kişiler için uzun sürecek süreçtir.
üniversitede gezmeyin, eğlenmeyin demiyorum. Bunları yapmak hakkınız kaç kere genç olabileceksiniz ki? ama (evet bu ama önemli) bokunu çıkarmadığınız sürece. her şeyin bir zamanı var. üniversiteyi kendinizi geliştirmek için, zamanını verimli olarak kullanırsanız, hem her şeyi yapabilir hem de okul sonrası süreci çabuk atlatırsınız.
elektrik elektronik mühendisiyse askere gider gelir, 1 ay yatar sonrasında da minimum 2 bin liraya gayet de rahat işini bulur.
he üniversitede mal gibi sırf gezip tozmadıysa geçerli bu. gezip tozduysa zaten onun mühendisliğinden hayır gelmez. iş arar durur. "ama ben mühendisim" der durmadan.
maalesef yeni mezun olduktan sonra ki kafanızdan geçenler ile karşılaştılarınız bir olmuyor. kariyer haritanızı çizersinizi, iş aramaya başlarsınız ve karşınıza çıkan alakasız olsada deneyim kazanmak için işsiz kalmaktan iyidir diyerek kabul eder ve körelmeye başlarsınız. nitekim ben öyleyim.