çok zordur, yeniden başlamak. sanki daha önce birine kendini, geçmişini, akrabalarının en uzağını, küçüklük anılarını, hayallerini, benliğinin tamamını anlatmamışsın gibi. yeniden bunları açıklamak, paylaşmak, aynı şekilde karşındakinin de aynı paylaşımı yapmasını beklemek. neden yola başladığımız insanla yola devam edemiyoruz sanki.. keşke yeni insanlar çıkmasa karşımıza, yolumuza hayatımızdan geçmiş insanlarla devam etsek. sorunlarımızı halledip kaldığımız yerden devam etsek. Yeni birini hayatıma katacak ne gücüm ne de isteğim var, yeniden birini tanıyarak geçirmeyeceğim zamanımı.
En son alıştığımız insanlardan ağzımızın payını aldığımız için öyle hatalara düşmüyoruz, gerek yok hem ne demiş ahmet hamdi;
Bir insanın hayatına lüzumundan fazla girmekten daha korkunç bir şey yoktur.
zaman gerektiren durumdur. konuşmasına, dokunmasına, size bakışına, tavrına , en sevdiği yemeğe, en uyuz olduğu şeye, kokusuna kısacası sıçtığı boka kadar alışmanız gerekir. ki bu da öyle hemen olmaz. zaman her şeyin ilacıdır.
yanlış zamanda oluyorsa gerçekten kötü bir eylemdir.şöyledir ki insan kendi hayatında yalnızlığı fazlasıyla yaşamış ve malum aşktan büyük yaralar aldıysa o kişi kendini boşlukta hissedecektir. tam eski başarısızlıklarını unuttuğu zamanlarda yeniden hayatına bir kişi giriyorsa çok dikkatli olmalıdır insan. artık daha fazla yara alıcak hali kalmamıştır. ve aşka kaldığı son inancıyla o kişiye sarılmak ister onun olsun ister. ama hayat o kadar acımasızdır ki o kişiye. o yüzden alışırsın yeni birine ve hayatın yeni bir oyunu, ayrılmak zorundasındır elinde olmayan sebeplerden. işte bu yüzden dikkat etmeli insan.