2-3 üründen fazla şey sürmeyin. koyu renk ruj sürmeyin, hatta mümkünse göz kalemi, rimel, lip balm bitti gitti.
allık bronzer highlighter işlerine bulaşmayın pavyon karısı gibi olursunuz valla.
azcık bu işlerden anlıyorsanız;
öncelikle bir makyaj nasıl başlar?
cildiniz kesinlikle temiz, ölü derilerden arındırılmış, nemlendirici sürülmüş olmalıdır.
"benim cildim yağlı zaten nemlendiriciye gerek yok yeaaa reröre" yok!
yağlı ve karma ciltler için su bazlı nemlendiriciler var onları sürün. nem ayrı yağ ayrı kızlar. sivilcelerin bir kısmı o temizleyip durduğunuz sonra da nemlendirici sürmeyip haşat ettiğiniz yüzünüzün sebum dengesi sağlanamadığı için çıkar. off ne cümle kurdum be.
şimdi her şeyi sürdünüz diyelim. olaya primer denilen makyaj bazı ile başlıyoruz. kuru ciltliler sürmeyebilir bunu.
primer ın amacı gözeneklerinizi küçültmek, cildi makyaja hazırlamak, cildinizde gün içinde oluşacak parlamayı engellemeye yardımcı olmak ve makyajın daha uzun süre akmadan kokmadan durmasını sağlamaktır.
bb cream denilen şey varla yok arası bi kapatıcılık ve doğal bir ışıltı sağlayan, eskiden eczanelerde falan satılan bi zımbırtı imiş. kozmetikçiler bunu kapıp azcık oynamışlar ve bu olmuş. açılımı ise blemish balm ya da beauty balm gibi bir şey. istersen silmezmişsin de sivilceleri zamanla geçirirmiş reröre! inanmıyorum. bence siz de pek inanmayın. lancome un yaptığı bb creamden bir halt mı olur ya. cildinizde pek kusur yoksa bunu sürün.
renkli nemlendirici ise bunun aynısı gibi bişey. adı üstünde nemlendirici ama ten renginde. bu iki ürünün de pek fazla renk seçeneği yok en fazla 5 tane falandır. çünkü sürmekle sürmemek arasında ekstra fark yok. tabii bu dediğime güvenip esmerseniz fair tonu falan da almayın amk. azcık deneyin şunu boynunuzla yüzünüzün birleştiği yere sürüp.
fondöteni de bi zahmet bilin. ama kapatıcı olmadığını da bilin. fondöten de kendi içinde krem, stick, köpük, likit, pudra, mineral diye ayrılıyor. evet bu kadar çok çeşidi varken hangisi kendinize uyuyor seçmek zor. ama annekos bunun için burada.
likit krem ve köpük fondötene göre daha az kapatıcılık sağlar. zaten likitler paso böyle. orta halli. ve daha doğal bir görünüm sağlar çünkü adı üstünde likit, sıvı yani. köpükle krem hemen hemen aynı şey, yağlı ciltler daha çok tercih etsin bunu. kuru ciltliler, olm zaten kurusunuz sürmeyin şu kıvamlı şeyleri. ama kuru ciltliyseniz ve ekstra kapatıcılık istiyorsanız;
kendisi en son 130 lira civarı bişeydi. para kıycaksınız başka yolu yok :( ama çok ağır bir fondöten onu da söyleyeyim. 25 yaşından küçükler kullanmasın.
mineral fondöten ise yeni çıktı bu zımbırtılar. yok mineral allık yok mineral pudra. bunların hepsinin amacı aynı. doğal. ama bunları çok az sürmeniz gerekiyor yoksa gün içinde çizgilerinize dolar ve pasta gibi görünürsünüz.
neyse işte fakat bu ürünler yüzünüzdeki cilt tonlarını eşitler. tutup da marstan görülebilir hale getirdiğin sivilceni kapatacak hali yok.
bunu sürdükten sonra geldi sıra kapatmaya. göz altlarınızı cildinizin 2 ton açığı bir renge sahip concealer la kapatın. lütfen 2 tonu geçmesin. öbür türlü böyle gözüküyor;
aynı concealer ı sivilcelerin üstüne ufacık sürübilir, parmağınızla pıt pıt yaparak kapatabilirsiniz.
ha diyorsanız ki, benim göz altlarım hortlak gibi. o zaman (allahım en sevdiğim kısmı burası) concealerın altına şunu uygulayacaksınız. dıdı dıdıt dıdııııııttttt..
bobbi brown corrector. dünyanın en güzel şeylerinden biri. bunu azcık sürün, zaten öyle çok sürülmüyor illet, aşırı yoğun. sonra da concealer la hafifçene geçin. sonuç mükemmel evet biliyorum.
millet sevgilisinin yanında mutlu oluyor ben bobbi brown a girdikçe.
bu da bitti mi geldik pudraya. bence pudra dediğin transparan olmalı öbür türlü çok cakey bi görüntü oluşuyo. krem köpük pudra fondötenin üstüne sürmeyin ya da çok az sürün. zaten bunların hepsi mat bitirişli oluyor. gerek yok yani. hafiften sürün bitti gitti arkaaş.
yüzünüzün güzel yönlerini ön plana çıkarmak için contour olaylarına hafiften girebilirsiniz.
contour için gerekenler
- taupe rengi mat bir far
- veya mat ve turuncu alt tonlu olmayan bir bronzer
şimdi eye contour denilen olay göz kapağınızın üstünde bir kemik var ya heh oranın üstüne gitmeyecek. gözünüzü kapayınca kirpiklerinizin yönünde hafif yukarı çıkıp bu demin bahsettiğim kemiğin orda bitecek. bir nevi yarım ay yapıyorsunuz. sonra ise gözlerinizin iç kısmına gözlerinizi daha aydınlık göstermesi için highlighterya da beyaz far. ama çok az.
face contour ise yüzünüzü daha uzun ve ince göstermek için yapılır genelde. bunun anahtar cümlesi ise
"güneşin yüzünüze vurduğu yerler"
yani tutup da güneş burnunuzun ucuna vurmuyor dimi. o zaman oraya sürmenin bi alemi yok. saçınızın başladığı yerden başlayıp bir ters 3 şeklinde uyguluyoruz bronzerı. kulak deliğinizin hizasından aşağı doğru inin. bronzerın yoğunlaştığı yer orası olmalıdır ki yüzünüzün şekli daha ince ve uzun yapabilin.
alnı geniş olanlar ise saç çizgisine yoğunlaşmalı. yoğunlaşın dediysek kapkara ya da tupturuncu yapmayın. kiremit rengimsi bütün yüz ürünlerini çöpe atsanız yeridir arkadaşlar. çünkü kimsenin turuncu bir cildi yok, hiçbir zaman da olmadı..
nose contour biraz daha ince iş diğerlerine göre. burnunuz hem büyük hem uzunsa taa tutup da burnun başından contour e başlamayın. burnunuzu boydan 3 e bölsek, son 1/3 ü ne uygulasanız yeter. ve aynı zamanda burnun altına da azıcık uygulayın.
burnunuz kısa ise biraz daha yukardan başlayıp daha uzun gözüken bir burna sahip olabilirsiniz.
geldik highlighter a,
bu güzel ürün pudra gibi sür babam sür tarzı bir şey değildir. zaten highlighterlar %95 simli ve baya da bir pigmentli olur. ve siz ilk uyguladığınızda genellikle ne kadar sürdüğünüzü anlayamazsınız. olmadı ya olmadı ya diye diye sürersiniz, sonra fotoğrafta bir çıkar ki, ay dede gibi parlayan bir surat.
highlighter ışıltılı ve sağlıklı görünsün diye sürülmeli.
elinizin ayarı pek yoksa ışıltılı pudra denilen zımbırtılar var, o kısmen daha az pigmentli ve az simi var. onu uygulayın highlighter uygulayacağınız yerlere.
highlight olayı ise elmacık kemiklerine, burnunuzun contour yapmadığınız o ucu var ya işte oraya, üst dudağınızın o m şeklinde kalan yeri var ya oraya. ama çok az diyorum çok az. anlatmak istediğim şey aşağı yukarı bu şekilde;
far rimel olayını biliyorsunuzdur diye es geçiyorum. bunu da bilmiyorsan e sen harun abi olmuşsun..
eyeliner ı da anlatacaktım kiii, eyeliner başlığına baktım herkes biliyormuş zaten. e gerek yok. açıkçası yazmaya da üşendim. zorlanan varsa mesaj atsın anlatırım.
en son da şunu söyleyeceğim ki, rimel uyguladıktan sonra gözlerinizin altına concealer sürerseniz rimelden akan saçma salak topaklarla ıllıhım ya şimdi silmeye çalışırken kapatıcım da silinirseeeaaah diye uğraşmak zorunda kalmazsınız.
aşağı yukarı böyle işte. inşallah makyajınız akmaz, t bölgeniz parlama yapmaz (yaparsa da gratisten oil sheets mi ne öyle bişey var onu alın o emiyo), karanlıkta makyaj yapıp dışarı çıkınca ışık altında ışıl ışıl parlamazsınız.
ıstersenız yuzunuze
Makyaj bazı,kapatıcı,bb krem,fondoten,bronzer,allık,aydınlatıcı,pudra adlı urunlerın hepsını aynı gun uygulayın. Eger bu urunler cılt tıpınıze uygunsa, cıldınız oncesınde guzelce temızlenıp uygun sekılde nemlendırılmısse, makyajınızı da eve gelır gelmez cıkarıyorsanız asla ama asla büyük konusuyorum cildinizde bozukluga sebep olmaz.
Sadece goz kalemı surmus olsanız bıle temızleyın makyajı.
Kesinlikle fondoten kullanılmamalıdır, ruj kullanılacaksa taşmaması için pudra yardımıyla dudak çizgisi kısımlarını belirginleştirmesi veya dudak kalemi kullanmalı, makyaj yapılmadan önce yüzün doğru bir ürünle temizlenmelidir, herşeyden önce doğallığa dikkat edilmelidir, kirpiklerin kırılmaması için doğru rımel seçilmelidir, yumuşak göz kalemleri seçilmelidir.