- otlakçılardan uzak durun, kimsenin ne sigarasını alın, ne de kimseye sigara verin.
- hemşerilerinizle sakın ama sakın bir araya gelip, bayramlarda otobüs tutma hadisesine girişmeyin.
- sizden tahsili daha düşük olanlarla, mümkün ise aynı ortamda dahi bulunmayın.
- düşünün; her yerde tuvalette bile, askerden sonraki hayatınız hakkında düşünün zira, ileride bu kadar bol düşünecek zamanınız ancak ihtiyarlık dönemlerinizde olacaktır.
- son olarak, onun bunun aklına uyup, haftasonları geneleve filan gitmeye kalkmayın.
o kadıköy'deki askeri shop'lara falan para dökmeyin aman ha!
almanız tavsiye olunan her türlü malzemeyi gideceğiniz birliklerin kantinlerinden kadıköy'dekinden çok daha ucuza alacaksınız.
cep telefonu götürün ama dandik bişey olsun mesela çok kullanılmış bir 1110 olabilir. merak etmeyin kısa dönem çavuşlara ceza vermezler. anca kabak gibi ortalıkta kullanırsanız yakalatırsınız ve eğer yakalayan rütbeliyle aranız iyiyse en fazla bir kaç gün sonra geri verir. ama tabi ilk zamanlar ortamı tanımadan, millete kendinizi kabul ettirmeden kullanmaya kalkışmayın. rütbelinin yakalamasından ziyade uzun dönem hırsız çok olduğundan her an çalınabilir. ama yaşınız büyük olduğundan çocuklara ağır abi modunda gözükebilirseniz malınıza kimse dokunmaz.
askerde size en çok koyacak şey sizin yaşınızda hatta sizden küçük astsubay ve/veya uzman çavuşlara komtanım! çekecek, yemeklerini götürecek, geldiklerinde ayağa kalkacak ve altlarını temizleyecek olmanızdır.
bu sebeple asteğmenliği tercih etmenizi tavsiye ederim. rahat edersiniz. evet uzun. 1 yıl. ama sizi azarlayacak adam* omzunda en azından 2 yıldız* taşıyan birisi olacaktır. buda size fazla koymayacaktır.
asteğmenseniz, ve haklıysanız bi teğmeni dövebilirsiniz. teğmenler şikayet etmeyecektir, çünkü siz ne ceza alırsanız alın, o da en azından 1 gün ceza alacaktır. bu da onun kurmay olmasını engelleyecektir. o nedenle durum örtbas edilecektir.
er olarak yapacaklar için;
+ acemi birliğine çok para götürmeyin.
+ kimseye borç vermeyin.
+ yazın askerlik yapacaksanız yanınızda pudra götürün ve botlarınızın içine bol bol dökün.
+ ayağınızın sağlığı için öle kadın pedi felan koymayın zira pişik yapar.
+ botlarınızı ilk aldığınızda ta veya benzeri sert bi cisimle topuk arkası kısmını vurarak ezin.
+ mıntıka temzliği için ceplerinizde izmarit, küçük kağıt parçaları bulundurun zira mıntıkada çöp çıkmaz ve bu bulundurduğunuz çöpleri başınızdaki eğitim çavuşunun görebileceği bir şekilde atın.
+ eğitimlerde istekli ve heyecanlı görünün, başlarda sıkıntı çekilsede sonraki zamanlarda eğitimden yırtılabilir.
+ silahınızı yere düşürmeyin.
+ kepinizi kaptırmayın.
2. özel koruma taburunda askerlik yapacakalr için:
+ devreciliği elden bırakmayın
+ 45 günlük eğitim timindeyken size verilen tüm nasihat ve tembihleri unutun ve zamanın bir an önce dolması için sadece ve bol bol dua edin.
askere gitmeden önce anlatılacak tüm hikayeleri unutun.
çünkü gittiğinizde hiç birşeyin anlatıldığı gibi olmadığını anlayacaksınız. bütün askeriyenin ortamı farklıdır ki bu da komutandan kaynaklanır. her yerin komutanı farklıdır, olanakları farklıdır, mevsimi farklıdır. dolayısıyla benim askerlik şöyleydi, böyleydi diye konuşanlara aldanmayın. bazı yerde yazıcılık süperdir, bazı yerde de cehennem azabıdır. gidin ve gidişata göre kendinize yön belirlersiniz zaten. ilk hafta alışmakla geçiyor, ikinci haftada da ortamda neler oluyor kestirirsiniz. bu dediklerim kısa dönem gidecekler
için geçerli zira uzun dönem gidenlerin nası sıkıntı çektiklerini yaşamadan bilmek zor.
g3'ün kurma koluna elinizin ayasının kenarıyla tepeden sertçe vurun, nazik hareketlerle kurcalamaya kalkmayın. sakattır mazallah parmak götürür. askere gitmeden bir süre önce mümkünse bir postal edinin ve bağlamayı öğrenin. kendinizi idare edecek kadar dikiş öğrenin. erkeklik hormonları çift vardiya çalışmıyorsa sabah sabah tıraş stresi çekmemek için tıraşınızı yatmanızdan az önce olun. kimse anlamaz.
-ortalıkta fazla gözükmeyin. (low profile)
-kimseyle laubali olmayın, ciddiyetinizi koruyun.
-saçma sapan şakalar yapmaya kalkışanlara sert bir şekilde tepki verin ki sonra tepenize çıkmasınlar.
toprak kayması, hemşeri sürtmesi gibi tatsız mevzulara maruz kalmamak için temkinli olun, ilk günlerin getirdği yalnızlık pisikolojisi ile, çabuk arkadaş edinmek gibi bir yanlışa düşmeyin.
-astsubaylarla iyi geçinin
-ortalıkta fazla gözükmeyin
-sivrilik yapmayın
-zırt pırt komutanın odasına girip hal hatır sormayın veya bir şeyden şikayet etmeyin
-ortalıkta fazla gözükmeyin
-uzun dönem askerlerle fazla muhattap olmayın
-"vayy hemşom gelmiş" diye yaklaşanlarla can ciğer kuzu sarması olmayın, hatta hemşerilerinizle hiç muhattap olmayın
-ciddiyetinizi muhafaza edin
-ortalıkta fazla gözükmeyin
gidin paşa paşa yapın, olsun bitsin. kafanızı aşırı düz mantık olayları ile karıştırmayın ve mantık aramaya kalkmayın. komutan gördüğünüzde cilet* gibi selam verin.
askerlikle ilgili verilen tavsiyeler kişilerin kendi yaptığı askerlik koşullarında oluşan tecrübelerinden ibarettir ve sizin birliğinizde yaşanıp yaşanmayacağını kimse bilemeyecektir; ancak bilinen ve kesin olan birşey var ki, oda muhakkak hata yapacağınız gerçeğidir. bu durumda yaptığınız her ne haltsa ve siz hatalı olmadığınızı düşünseniz dahi asla sicil amiri komutanınıza "öyle oldu böyle oldu bik bik bik" şeklinde salak savunmalar yapmayın ve kesinlikle cevap vermeyin. yapacağınız ve asla unutmamanız gereken şey; canlı bir tekmilin ve iyi bir esas duruşun * hataların %80'ini affettireceği gerçeğidir. kalan %20'lik fırça payının ardından vereceğiniz "emredersiniz komutanım" cevabıyla birlikte yaptığınız denyoluk ne olursa olsun anında unutulur. ha yok ben kendimi savunacam haklıyım derseniz buyurun savunun. diskoda kafa dinlersiniz.
dün yediğiniz yemeği unutabilirsiniz lakin askerde yaşadığın tatlı ve acı hiçbir olayı neredeyse hiç unutamayacaksın. yıllar geçse bile dün yaşanmış gibi anlatacaksın.