eğer bir ülkede 10 milyon yeşil kartlı, 5 milyon asgari ücretli, 6 milyon işsiz varsa, üniversite mezunu olan işsiz gençlerin evine öğrenim ve harç kredisinden dolayı haciz geliyorsa, "sosyal devlet anlayışı" diye, ihtiyacı olan olmayan ayırt etmeyip seçim döneminin yakınlığına göre miktarı artan veya azalan şekilde kömür ve makarna yardımı yapılıyorsa, o ülkenin en büyük gelir kaynağı dolaylı vergilerse, ekonomi yönetimindeki beceriksizlikleri bu dolaylı vergilere fahiş oranda zam yaparak adına "vergi güncellemesi" deniyorsa?
ve bu ülkeyi yöneten insanlar tablo buyken "ülkede her şey güllük gülistanlık" edebiyatı yapıyorsa, işte o ülkede arabesk vardır.
müzik seçiminizden ötürü sizi "kıro" diye yaftalayan birkaç kişi mutlaka olacaktır. aldırmayın onlara. çok üstünüze gelirlerse "şimdi meselam bu müzik olayını çok karıştırdılar. ha aralarında bi fuarg kaldı. o fuargınan çok güzel oldu. meselam herkesin hayatına kimse karışamaz .ha nasıl karışamaz. ben bu şekıl dinlerim. bu bayan şu şekıl dinler. şu şekıl dinler. ha hiç kimse kimseye karışmaya bi hakkı yok. özgulüğü bidir .ha arabesk dinleyenler kıro olabilir amma lakin ki öyle değildir. benim eyyorlamam bu kadar. hadi hayırlı işler" şeklinde bir konuşma yaparak karşınızdaki insanı beyin amcıklamasına uğratabilirsiniz. bakın bakalım bi daha konuşabiliyo mu öyle ileri geri.
herşeyden önce kendinize kederli bir aşk hikayesi edinin, yada hayal edin. kibariye, gülden karaböcek, bergen'den daha önce isimlerine aşina olduğunuz bir dönem popülerlik kazanmış şarkıları dinleyerek başlayın. daha sonraları tahammülü başta güç olabilecek orhan gencebay, ferdi tayfur cenahına dalabilirsiniz. bu isimlerden kesinlikle tahammül edemediğiniz muhakkak çıkacaktır. mesela ben halen ferdi tayfur ve neşe karaböceğe alışabilmiş değilim. tabakta en güzel olanı en sona bırakmak gibi müslüm gürses'iilk başlarda harcamayın, bu tarzdan zevk almaya başladıktan sonra dinleyin. araya ümit besen, sezen aksu, ebru gündeş falan da sıkıştırabilirsiniz. bir ara kıraç'tan yaşamam artık ile kederlenmeyi altlamayın sakın. takıldığınız konuda bana ulaşın, elinizden tutayım.
müslüm gürses ile başlamayın. belli bir arebesk kültürü edinmeden büyük ustayı dinlemeye başlarsanız olmaz. önce klasikleri dinleyin. peşinden müslüm gürses dinlemeye başlayın.
gerçekten; hemen "ıyy iğrenç" diyerek reddedilmemesi gereken müzik türüdür. çünkü çoğu türün içinde bundan bir parça da olsa vardır. örneğin, hayvan gibi hayko cepkin dinleyen ve arabesk denince "öğk" diyen tipler, size sesleniyorum, ulan o adamın çoğu parçası arabesk temalı zaten. sizi cezbeden de o. brutal vokalleri değil yani. ha, şimdi kalkıp metalica için arabeskçi diyemeyiz, ama mesela smells like teen spirit arabesk temalı bir parça.*** bunu dinleyip de arabeske "öeh" diyenlere ben de bir "öeh" gönderiyorum.
muhtemelen ortaokul ya da lise yıllarınızda ve ilk aşk darbenizi yemiş olursunuz...
direkt muslüm gürses'den başlamayın önceleri daha hafif olanlarla idare edin... arabesk uyuşturucu gibidir yavaş yavaş değil de bir anda alırsanız ölürsünüz...
