horoz kestirip tüm kanını arabanın plakasına kaportasına akıtmak. sonrasında arabayı yıkatmaya götürürken trafik polisi tarafından çevrilip sorguya çekilmek ve eşe dosta rezil olmak.
yoldaki her güzel kızın yanında yavaşlamak çünkü arabasını almıştır küçük beyimiz karı kızlar hemen düşer düşüncesi hakimdir bünyede ama bakarki kazın ayağı öyle değil. arabayı aldık bari bir işe yarasın diye yol kenarlarında duran malum kişilerle ihtiyacını karşılar.
ve sonra eksik olanın arabadan ziyade arabanın modelinde olduğuna kanaat getirir bu düşünce ile daha üst model bi araç için daha çok çalışır.
Bir an önce kullanmak istemenin heyecanıyla el frenini tam indirmeden arabayı çalıştırmaktır. Akabinde balataları yakmak, burnunuza gelen yanık kokusunu anlamamak, taa ki yolunuzu "arkadan dumanlar çıkıyor, durun!" diye biri kesene kadar seyahatinize devam etmektir.
Arabayı ilk aldığınız gün "iyi günlerde kullanın, yine bekleriz" diyen servis elemanlarını, sözlerini bu kadar kısa zamanda tuttup aracı ikinci gününde servise götürdüğünüz için bir dumur diyarından diğer dumur diyarına sürüklemektir.