geçmişinde ne olduğuna bağlı yeğenim diye cevap verilecek konudur. saygı duyulacak şeylere saygı duy ama saygı duyulmayacak şeyler de hiç yokmuş gibi davranırsan sadece kendi kendini kandırmış olursun.
Osmanlı'da oğlancılık yaygın bir gelenek olduğundan dolayı olması muhtemel durum. loncalarda kahya çırak usta arasında sık karşılaşılan durum. yeniçerilikle veya devşirmeyle alakası olmayan, askeriyede sık karşılaşılan durum.
Insanlarin anlayamadigi illa bu boku sikini bir yere sokarak yapmak zorunda degildir erkekler.
Irade denilen birsey var.
Kaldi ki bu askerlet halifenin askeri. Halifenin askeri yuce allah'in dunyadaki golgesi olan sahis lut kavminin helak oldugu illeti askerlerine yaptirir mi ? Yaptirirsa hesabini nasil verir ? Osmanliyla turkiye cumhuriyetini kiyaslamayin. Basbakan cumaya gidiyordu artik onada gitmiyor. Bizim millet bi cuma namazi bi 3 gunluk surecek teravih bide bayram namazi biliyor.
sadece adı bile korku salmaya yeten askeri birliktir yeniçeriler.
yaşanan ve tarihteki yerini alan şöyle bir de olay vardır :
osmanlı imparatorluğu'nun güçlü olduğu dönemlerde, almanya'nın mülhaym şehrindeki ren nehrinin bir yakasında almanlar, öbür yakasında da fransızlar oturuyordu.
fransızlar, her sene nehrin almanlardaki kısmına geçip mahsulün tümünü toplayıp götürüyorlardı. o sıralar, birliğini temin edemeyen güçsüz almanlar ise buna fazla ses çıkaramıyorlardı tabiî. her sene böyle olunca çareyi osmanlı sultanına durumu yazıp, imdat istemekte bulurlar. mektupta şöyle denmektedir:
"fransızlar her sene bize zulmediyor, mahsulümüzü elimizden alıyorlar. siz ki, dünyaya adalet dağıtan bir imparatorluğun sultanı, islamiyet'in de halifesisiniz. bizi şu zulümden kurtarın. asker gönderin. ürünlerimizi bu sene olsun toplama imkanı sağlayın."
gelen yardım isteğini inceleyen padişah asker göndermeyi gerekli görmez; yalnızca asker elbisesi göndermeyi kâfi bulur ve cevabı bir mektupla beraber içi askeri elbise dolu üç çuval yollanır. şaşkına dönen almanlar, çuvalı alıp mektubu okurlar:
"fransızlar korkak ademlerdir. onlara yeniçeri göndermemize gerek yoktur. yeniçerimizin kıyafetini görmeleri kâfidir. çuval içindeki osmanlı askerinin elbiselerini adamlarınıza giydirin. mahsul zamanı, nehrin görülecek yerlerinde dolaştırın. karşıdan gören fransızlar için bu kâfidir."
bağ bahçe sahipleri hemen osmanlı askerinin kıyafetini kapışırlar. hasat vakti büyük bir heyecanla yeniçeri kıyafetinde, nehir kıyısında dolaşmaya başlarlar. ertesi gün, karşıdan gelen haber, almanların sevinç çığlıkları atmalarına sebep olur:
"osmanlılardan imdat geldiğini düşünen fransızlar, korkudan köylerini de terk ederek iç kısımlara doğru kaçmaktalar. mahsulünüzü rahatça toplayabilirsiniz. zulüm sona ermiştir."
bu olay, mülhaymlı'ların gönüllerin de taht kurmuştur. giydikleri yeniçeri kıyafetlerini, daha sonra mülhaym'a bağlı karlsruhe müzesine koyup ziyarete açarlar.
şehrin en yüksek binasına da osmanlı bayrağı asarlar. ayrıca, halen olayın yıldönümünde de şehirde bir karnaval düzenleyip hadiseyi temsilen kutlarlar.
bu olay osmanlı'nın sadece bir yeniçeri kıyafetiyle almanlar'ı fransızlar'ın elinden ve talanından nasıl kurtardığını gösteren maziden
elmas bir tablo olarak kalmaktadır.
reha çamuroğlu'nun son yeniçeri kitabında üzerinde durduğu konudur. evet efendim kitapta yeniçerilerin çoğu homoseksüeldi. ayrıca siz hala genç osman'ın boğularak öldürüldüğünü mü sanıyorsunuz yoksa ?
edit: yeniçerilerin savaş stretejilerine, eğitimlerine , tarihte kazandırdıkları başarılara lafımız yoktur efendim asla da olamaz. biz sadece madalyonun öteki yüzünden de biraz baktık.
Osmanlı döneminde Evlenmesi yasak olan ordu askerinin, insanî ihtiyaçlarını giderebilmek amacıyla (yokluktan dolayı) homoseksüel ilişki kurabilme ihtimalinin var olduğu gerçeğidir...
Aynı şey Spartalı askerlerde, romalı askerlerde de gerçekleşmişken Osmanlı askerinde olmamasının nedeni dinin etkisidir...
Ki bence olmuştur da... (dinsizler her yerde vardır.)
