patronun işe alacağı elemanı sınamak amacıyla yemeğe çıkardığı ve yemeği tatmadan tuz atan elemanı işe almaktan vazgeçtiği klasik "önyargı" hikayesinin dışında, bu durum bir tür "öğrenilmiş çaresizlik" olgusuyla ilişkilendirilebilir ki, saate bakıldığında aslında bakmadığının farkında olana kadar geçen süre, yemeğin tuzu biberidir..
tuzlu yemeyi seven kişinin bir süre sonra alışkanlık haline getirdiği davranıştır. kişinin sağlığını düşünen yakınlarının tuzluğu saklamasıyla bağımlılıktan kurtulabilmesi mümkündür.
yemeğin tadına bir lokma alarak baktıktan sonra tuz atmak için yemeği bölmektense önceden tuz atıp, zevkle yemeğini yiyen insandır.Ayrıca ilk lokma tuzsuz olduğu için damak tadını da bozar insanın.
bir rivayete göre, iş yemeğinde zenci tarrağını yiyecek insandır. bize anlatırlardı hep, sakıp sabancı'ydı sanırım. iş yemeğinde işe alacağı adam yemeğin tadına bakmadan tuz atmışsa "önyargılı bu ibibik" diyip almıyormuş. *
rahmetli sakıp sabancı tarafından reddedilmiş insandır aynı zamanda.zira rahmetli, iş yapacağı adamların yemek yiyişlerine dikkat edermiş,yemeğin tadına bakmadan tuz atanlarla asla iş yapmazmış.