bu haftaki yemekteyiz'in amerikali zannettigim yarismacisi, adi saduman degil $aduman'dir efendim cengelli. konusmasi bir gariptir, lazdan cok turkceyi sonradan ogrenmis biri gibi konusur.
edit: moderasyon başlığı "yemekteyiz şaduman" olarank düzeltip bu editimi de silebiler mi bir zahmet? türkçe'ye şey ederken kaymış olacak.
haftalardir amerikadan izliyorum bu programi. bugune kadar gordugum en dogal, en sempatik yarismacidir kendisi. tam bir trabzon, karadeniz kadini. konusmasi, mimikleri, davranislari ile hem guldurten hem de saygi duyuran birisi saduman hanim. gercekten boyle bir teyzem veya halam olmasi icin neler vermezdim. kamera onu gosterdikce cekingen durdu, kimbilir olmasaydi daha neler yapardi. hakikaten yuzunu gorunce bile insanda tebessum uyandiriyor. ayrica kizdigi anlari da bugun gosterecekler, bi tane komasini bilirim demis. ahahaha. bayiliyorum karadeniz insanina, hemsehri sayiliriz cok da uzak degiliz canum **
-ha bu marine edilmiş julyen usülü et nedir hasan?
-işte bu julyen şeklinde doğranmış, marine edilmiş et yemeği
-marine mi? marina benim bildiğim dış devlette bi kadın ismidir. hiç duymadım ben böyle birşey karadenizde.
insanı karadenizli olmaktan utandıran, şova yönelik hareketleri ile cıvıklığını her fırsatta gösteren, cahilliğini dışa vurmaktan hiç çekinmeyen, saygısızlığı had safhada olan yarışmacı. hayır o değil, izleyen de karadenizlilerin hepsini böyle sanacak, ondan korkuyorum. mevzu şive ile konuşmaksa aynı yarışmadaki hasan ondan bin kat daha neşeli, daha güzel konuşuyor.
başlangıçta görgülü imajı veren ama iki ayrı konuğun evinde ki tuhaf davranışlarından sonra görgüsüz olduğu anlaşılan yarışmacıdır. çok yapmacık ve nezaketten yoksun.
karadenizli olmakla gurur duyma sebebidir.
sadece dün izledim ve gördüğüm kadarıyla bir kadın ancak bu kadar delikanlı olabilir.
neyse onu söylüyor, içten pazarlıklı değil.
kadın sevmiyor işte kardeşim fasılı falan, yalandan seviyorum mu desin?
sonrasında hasan'ın madem fasıl sevmiyorsun, gel bizimle horon oyna tarzı saçma salak hareketine sessiz kalması da o anda kendini frenlemesindendir. kalbini kırmak istemedi. tabii sonradan gördük ki tek yorumunda bu konuda gerekli ayarı vermiş.
"sen kimsun ki ben senunla horon edeceğum"
delikanlı kadın işte.
bu cevap da hasan'a yeter.
terbiyeli olmayı öğrenir. 45 yaşında kadına fasıl beğenmedin, kalk bizle horon oyna demek de ne demek lan? hele de bir karadeniz kadınına? neyse ben birşey demiyorum.
yazları akçaabat taki köyünde ve yaylalarda , kışları trabzon da geçiren köylü kadınımız. her haliyle bizim oranın insanını yansıtıyor, burası güzel. ama program formatı için yaptığı şebeklikler ve beğenmeme numaraları bize ait değil. ayrıca bu tip kadınlar * erkeklerin aklına hayaline gelmeyecek zengin küfür edebilme yeteneğine sahiptirler.
tanıtımlarda görülüyor ki, başında yazması, üzerinde geleneksel karadeniz kıyafeti, sırtında çalı çırpı, yaylalarda bir şeyler taşıyor. ahırları falan var. bildiğin köylü anadolu kadını işte.
yarışma günü geliyor; saçlar kızıl, yüzde makyaj, kıyafet o biçim. takıp takıştırmalar falan.
ama bir konuşuyor, bu kadın hala o köylü kadın.
ben şimdi anlamıyorum: bu kadın gerçekte hangisi? geleneksel kıyafetler içinde, başında yazması falan sırtında çalı çırpı taşıyan kadın mı? yoksa saçları kızıl, son derece takıp takıştırmış, giyinmiş kuşanmış, makyajlı fosforlu kadın mı?
yoksa ikisi de mi?
tamam bir kadın hem böyle modern görünümlü, hem de geleneksel köylü kadını imajında olabilir tabii ki. ama bu kadınınki çok farklı.
show tv nin bilinçli bir tercihi olan, trabzonlu olmaktan utandıran kadındır..
kadayıfa çatalı vurmalar falan..bu ne yaa,
ne söyleseler 'hiç duymadım' diyor, insan 'terbiyeli tavuk çorbasını' da hiççç duymamışsa ne işi vardır o yarışmada..
nerde yaşar bu kadın..
görgüsüz olan ve bu durumla anlayamadığım şekilde gurur duyan insandır.
karadeniz insanını cahil, sürekli lahana yiyen, horon tepen tipler olarak lanse etmeye çalışmaktadır. ki bu son derece gereksizdir nitekim.