Mesela aldığı kadar un diye bir tabir var, bir de kulak memesi kıvamı. Şimdi bu iki terimi bilmeyen yemek yapıyorum demesin bir zahmet. Aldığı kadar un ; Hamuru yoğururken sıvı miktarı una daha göre fazla olduğu için hamur ele yapışır .Burada aldığı kadar un derken kabın aldığı kadar un demiyor mesela. Sıvının kaldırabileceği kadar un diyor. Hamura alabildiği kadar un eklenmiş ve hamuru kulak memesi kıvamına getirirsiniz. Elinize de yapışmaz. işte budur.
Bloglar, son yıllarda yemek kültürünün gelişmesinde ve yayılmasında çok önemli bir yere sahip kişisel internet sitelerdir. Toplum olarak yemeye olan ilgimiz malum. Börek, çörek, poğaça, kek, kurabiye, pasta, tatlı en sevdiğimiz şeyler. Hal böyle olunca birbirinden güzel resimlerle adım adım anlatılan tarifleri de oldukça ilgi çekiyor. internet henüz bu kadar gelişmemişken, altın günlerinde hanımlar en güzel poğaçayı, kurabiyeyi yapmak için birbiri ile yarışırlardı. En beğenilen hamur işlerinin tarifleri elden ele dolaşırdı. Ve tarifi ilk kim yapmışsa tarif defterine genellikle onun adı ile yazılır, öyle tanınırdı: Fatma’nın peynirli poğaçası, Esra’nın tuzlu kurabiyesi, Zeynep’in çikolatalı pastası…
Güzel günlerdi o günler. Ama artık internet var ve merak ettiğimiz tüm tarifler parmaklarımızın ucunda. Tarif defterlerine yazılan isimler artık blog ismi oldu ve tarifler arama motorunda bu isimlerle aranır oldu. Defter demişken; tüm yemek sitelerinde ve bloglarında yer alan ”tarif defterim” uygulamaları ile tarif defterleri de artık nostaljik birer obje oldu desek yanlış olmaz.
internetteki yeniliklerden bahsediyorken, size yepyeni bir yemek tarifleri sitesinden ve onun özelliklerinden kısaca bahsetmek istiyorum. Bildiğiniz üzere internette binlerce yemek sitesi bulunuyor ve bu sitelerin bir çoğunda yer alan tarif resimleri, yemek malzemeleri, yemeğin hazırlanışı gibi özelliklerin hepsi neredeyse birbirinin aynı. Site tasarımları ve görselleri deseniz oldukça sıradan. Ama yeni keşfetmiş olduğum Yemek Kulubüm’ü bu sıradanlıktan uzak bir yemek sitesi olarak görüyorum. Tarifler denemiş, pratik ve kolay, içerikler özgün, kendine özel. Site tasarımı oldukça üst düzey ve başarılı. Site ziyaretçileri siteye ücretsiz üye olup kendi üye hesaplarında kolayca tarif paylaşabiliyorlar. Üyeler yükledikleri her bir tarife 10 adete kadar yapım aşaması resmi, isterlerse de youtube videolarını ekleyebiliyorlar.
Siteye üye olan kullanıcılar için yeni ve güzel bir özellik de üye hesaplarında kendilerine özel blog sayfalarının bulunması. Bu blog sayfalarında diledikleri gibi günlük yazar gibi yazılar yazıp bu yazılarını facebook, twitter, google plus gibi sosyal ağlarda paylaşabiliyorlar. Yani bir nevi kullanımı çok pratik bir blog. Hali hazırda blogu ya da web sitesi olan veya çeşitli sosyal ağlarda yemek tarifleri paylaşan kullanıcılar Yemek Kulübüm üye hesaplarından diğer blog ve ağlarına link vererek ziyaretçi sayısını arttırabiliyorlar.
Ve tüm bunlara ek olarak, üyeler ekledikleri yemek tarifleri, püf noktaları, kazandığı takipçi sayısı, tarifine gelen beğeni sayısı gibi kriterlerde sürekli olarak puan kazanıyorlar. Peki bu puanlar ne oluyor? Dönem dönem sitede düzenlenen yarışmalarda hediyeye dönüşüyor.
Gıda mühendisi ve diyetisyenlerden oluşan uzman bir ekip tarafından; gıda güvenliği, gıda alışverişi, sağlıklı beslenme, diyet, yiyeceklerin özellikleri, kalorileri, besin değerleri, mutfak ve ev işleri için püf noktaları gibi pek çok konuda doğru ve güvenilir bilgilerinde paylaşıldığı Yemek Kulübüm sürekli kendini yenileyen ve geliştiren bir yemek sitesi.
Yemek Kulübüm’de yapılan işlere bakınca daha pek çok yeniliğin ve özelliğin geleceğini tahmin ediyorum. iyi bir yemek tarifleri sitesi arıyorsanız Yemek Kulübüm’ü sizlere gönül rahatlığı ile tavsiye edebilirim.
Avakadolu humuslu ezme.
ikisini karıştır tozbiber, karabiber, limon ve zeytinyağı ekle.
Tam buğday ekmeğinin üstüne sür.
Bir yumurtayı pişirip lor peyniriyle üstüne ilave et.
Al sana kahvaltı akşam yemeği.
iyi forumlar by.
1 adet orta boy kedi.
3 adet dişi yarasa (kanatları ayrılmış)
3 diş darımsak.
1 çk. domates salçası.
tuz karabiber
2 adet soğan
1 bardak şarap
kimyon.
sıvı yağ
patates 5 adet
defne yaprağı
hazırlanışı
ilk önce yarasaların sütleri sıkılır. daha sonra temizleme işlemi yapılır. (ben tüylerini ocakta yakara temizliyorum isterseniz siz derisini yüzün)
daha sonra yarasalar sarımsak soğanın 1 tanesi karaiber tuz ve yağ ile marine edilir. (bi yarasayı bütün diğerlerini kıtma kıvamında yapıp kaba koyun karıştırın işte.)
daha sonra kedinin boynunu kesin ve çıkan kanı tencereye alın. kanın üstüne şarabı, kimyonu salçayı ve varsa biberiyeyi koyun. birazcık kaynatın. ama abartmayın. çünkü şarap tadını bozabilir. daha sonra yarasaları tepsiye dizin. üstüne diğer soğanı dilimleyin. biberleri dilimleyin. patatesleri laptop ekranı kalınlığında yanlamasına doğrayın. patatesler ile ise malzemelerin üstünü kaplayın. defne yaprağı ile süsleyin ve üstünü folyo ile kaplayım önceden ısıttığınız 180 derecelik fırına atın. 50 dakka pişiri. daha sonra fırından alıp servis edin. yanında yarasa sütünü vererekte şekil şukuleta yapın.
yemeklerin nasıl ve ne ölçüde yapılabileceği hakkında bizlere bilgi sunan tariflerin tümüdür. son yıllarda videolu olarak internet ortamında aktarılmaktadır.
