güzel yapay bir havuzu olan, akşam üzeri ahalinin doluşup çağdaş çağdaş gezdikleri, karşısındda binbir türlü dükkan olan eskişehirin en güzel parkıdır. bir de köpeğini gezdirenler var, oraya buraya sıçtırıyolar falan, neyse küfretmeyim.
Eskişehir'in efsane belediye başkanı (bkz: Sabahattin Günday)tarafından inşa edilen parktır. Kentin önemli merkezlerinden biridir. Eskişehir'in Hyde Park'ı da denebilir. (Bir kürsüsü eksik) Eskişehir 1900 lü yılların başına kadar bugünkü Odunpazarı Kurşunlu Camii civarı ve Atatürk Lisesinin arkasında bulunan Ak Mahalleden oluşan tipik bir Osmanlı kasabası idi. Şehir Bademlik Tepesi dediğimiz tepede kurulu idi. Bu tepenin bittiği yerde şimdi de mevcut olan Alaaddin Camii vardı. Alaaddin Caminin bulunduğu park ve Yediler Parkı o zamanlar Eskişehir'in mezarlık bölgesiydi. Bu mezarlıkta 7 evliyanın da mezarı olduğuna inanılır ve bu bölgeye Yediler denilirdi. Daha sonra Eskişehir'in efsane belediye başkanlarından biri olan Günday, bu parkı yaptırdı. Günday, küçücük bir kent olan Eskişehir'in, tepelerden ovaya inip, Yediler diye bir güzellik yarattığı dönemde başkanlık etmiştir. Emin değilim, hakkında bilgi bulamadım ama Adalet Partili olduğunu sanıyorum; öyle hatırlıyorum. Belediye başkanlığı 1965-1973 tarihleri arasına denk gelir. Eskişehirli olanlar ve Eskişehir'de okuyanlar Yediler parkını bilir. Parkın, hatırlarsınız, çimleri koruyan korkulukları kısacıktı, VARLA YOK ARASI. Şöyle anlatılırdı: Günday, çimenler basılmak için dermiş ve Avrupa'dakiler gibi çimenleri korumak için dikenli tel kullanmaya gerek görmemiş.
Eskişehir de bulunan, eski hali çok daha güzel olan, hangi akla hizmet eski halini değiştirip şimdi her yeri plastik yapıldığı anlaşılmayan, çarşı da bulunan dinlenme yeri.
Ayrıca emeklilerin tinder ı diyebiliriz. Emekli ve dul amca ve teyzeler bütün gün orada pineklerler, havadan sudan konuştuktan sonra konu " yalnızlık çok zor" muhabbetine evrilir falan filan.
