dinsiz olduğum halde, yani kimisine göre bana malzeme sağladığı halde, zerre sevmediğim bir yobazın hezeyanıdır.
işte başlık açıldıktan sonra tüm yazdıklarım ortada... cübbelinin hezeyanlarını fırsat bilip, islam'la uğraşmış filan değilim. hatta tarihten örnekler vererek, islam'ı töremizi hiçe saymayarak yaşamanın da mümkün olduğunu anlatmaya çalıştım.
bir kaç yobazın hezeyanlarını fırsat bilip, müslümanlara pedofil demek kimsenin haddi değildir. mesela müslümanlar değil, yobazlardır. onların kim olduğu ise hem bizim, hem kendilerinin, hem de aklı başında müslümanların malumudur (bkz: yobaz tabirinin tartışmaya açık olmaması).
Dinsizler çok sever bu cübbeliyi. Çünkü adamın söylediklerinin çoğu dine ters. Buda dahil. Bu sözlerden sonra dinsizler müslümanlar pedofili deyip kötüleyecekler.
cübbelilerin, ceketlilerin, paltoluların, sarıklıların, psikopatların, sosyopatların, kedilerin, köpeklerin ve dahi de ornitorenklerin yobaz fikirleri bu gerçeği değiştiremez.
biz türküz, türk kalacağız asla ve asla arap olmayacağız. arapların törelerini beğenen sittirip gidebilir arabistana... işte o kadar...
--spoiler--
“tabi ki kız-erkek karışık okulları kastetmiyorum. medrese üzerine okutulanları kastediyorum”
--spoiler--
bazı mallar balkanlardan yedikleri soğuk hava dalgası yüzünden hala anlamıyorlar adamın cümlesini.
daha büyük puntoyla yazamıyoruz ki ağzına tükürdüğüm sözlüğünde belki, Bilal'e anlatır gibi anlatsak anlayacaksınız.
olm siz salak mısınız, numara mı yapıyorsunuz?
adam medrese eğitimi alan çocuklar için diyor. sanane medreseden? gönderme çocuğunu oraya. orada eğitim aldıracak çoğu ebeveyn de zaten bu şartla yolluyor o medreselere eğitime.
ayrıca sadece pedofili değil, islam her konuda çizgiden şaşma olmasın diye öncü önlemler alır. senin anlayacağın dille "eşeği sağlam kazığa bağlamaktır" bu.
insanın nefsinin şaşma tehlikesine karşı önlemdir. olayın olması beklenmez önlem almak için.
kimi itin atamıza laf etmesine vesile olan hezeyandır.
ulan it, sen dedene bir sor, belki atamız "bal küpüne demir kazık sokmuştur" (bir osmanlı tabiridir)!...
aşağılık yobazlar böyledir işte... kendi marifetlerini başkasına yamamaya çalışırlar habire!.. bunların ağababalarının ne ayak olduğunu gösteren şu yazıyı bir kere daha dikkatlerinize sunuyorum:
pedofiliymiş şuymuş buymuş hikaye arkadaşlar. sen önce kızına konuşma hakkı ver dinle onu bakalım ne diyor. kızlarımız başına gelen şeyleri söylemeye korkuyor. tacize uğradığında içine atıyor konuşamıyor. sen çocuğunu yolla okula sonra ilgilenme başına ne gelirse gelsin. yok böyle birşey. çocuklar konuşsunki öğretmenler böyle birşey yapamasın. temizleyelim bu tür insanlardan toplumu.
bu lafı demek bile erkek öğretmenlere taciz etme hakkı tanıyor. şimdi ben kızımı erkek öğretmene emanet edersem, al sen bu kızı ne istersen yap demek mi oluyor? insanların zihnini kirli düşüncelerle bulandırmayın artık.
kız çocuklarımızı erkek minibüs şoförlerine emanet etmeyelim. minibüsçüdür yapar sen işini sağlama al.
kız çocuklarımızı erkek öğretmenlere emanet etmeyelim. öğretmendir yapar sen işini sağlama al.
kız çocuklarımızı erkek doktorlara emanet etmeyelim. doktordur yapar sen işini sağlama al.
yine en iyisi toprağa gömmek galiba. doğdukları gibi gömelim. zaten özendiğiniz istediğiniz zaman o zamanlar.
en adil hükmü allah verdiğine göre şeriatın dosdoğru hükmü olan fetva.
türk kadınları çok faziletliymiş de o yüzden erkek tasallutundan zarar gelmezmiş.
adamın aklına şehveti düştüğü zaman kadının faziletini mi düşünür sanıyorsun. o zaman neden yılda bilmem kaç türk kadını tecavüze uğruyor.
bu işe 'sen faziletlisin o yüzden kadın erkek karışık yaşayabilirsin, bişey olmaz sana kimse bişe yapamaz çünkü çok faziletlisin sen' demekle olmaz.
en başta da allah'ın hükmünü uygulayacaksın.önlemini alacaksın, sonra yine takdiri allaha bırakacaksın.
vesile ederek ibni battuta'nın ve evliya çelebi'nin anadolu anlatımları arasındaki farka dikkat çekeceğim hezeyandır.
ibni battuta anadolu'yu orhan gazi döneminde gezmiştir. öve öve bitiremez. fakat şaşırdığı bir durum vardır: kadınlar erkeklerden kaçmamaktadır!.. kaçmak ne kelime, misafir edildiği evlerde kadınlar kendisine hizmet etmekte, hatta bazıları giderken sarılarak uğurlamakta, arkasından gözyaşı dökmektedir. hayır, asla bir ahlaksızlıktan söz etmez. tam tersi anadolu halkının diğer halklardan çok daha ahlaklı ve sevecen olduğunu ballandıra ballandıra anlatır. fakat dindar olduğunu gördüğü kadınların bu tutumuna bir türlü anlam veremez!..
ibni battuta'dan 300 yıl kadar sonra hem anadolu'yu, hem rumeli'yi, hem arabistan ve mısır'ı, hem de bazı yabancı ülkeleri gezen evliya çelebi'nin anlatımları ise tam tersidir. tüm kadınlar çarşaflıdır. çarşaflı oldukları halde, anadolu ve rumeli kentlerinin kahir ekseriyetinde çarşıya pazara çıkmaları bile yasaktır. bazı yerlerde gündüz vakti ortalıkta dolaşan kadınların katledildiğini memnuniyetle anlatır. kadınlar akrabalarına bile gece vakti ellerinde fenerlerle, kocalarının eşliğinde gitmektedir. değil gündüz vakti ortalıkta dolaşan kadınlar, güzel oğlanlar bile tehlike altındadır... yani 300 yıl içinde köprünün altından çok sular akmış, aşağılık yobazlar kültürümüzü değiştirmişlerdir.
fakat gördüğü avrupa ülkelerindeki ve osmanlı egemenliğinde yaşayan hıristiyanlardaki durum bambaşkadır. kadınlar çarşılarda, pazarlarda tezgahtarlık yapmaktadırlar.
şimdi, bir tarafta, dede korkut hikayelerinde de anlatılan öz kültürünü inkar eden, üretim gücünün yarısını yok eden bir toplum, diğer taraftan kadını, erkeği birlikte çalışıp, işleyen bir toplum. bunlardan ikincisinin başarılı olmasında şaşacak ne var?
atamız sayesinde öz kültürümüzü tekrar bulduk. kıymetini bilelim...
bak, diyorsun ki "erkek çocukları da erkek öğretmenlerden sakınmak gerekir". iyi işte, ben de refere ettiğim entrymde "eğitime komple son verelim" önerisini sundum. neden desteklemedin? üstelik at arabasıyla seyahat edersek trafik kazasına kurban gitmekten kurtulacağımızı da söyledim. neden at arabası savunuculuğuna kalkmıyorsun? (bkz: yobaz ve zeka).
neymiş? çocukların %70'i (!) tacize uğruyormuş!.. yobazın yalanı da her zaman pek bir sunturlu oluyor canım...
savunucusu olan malum zihniyete en iyi yanıtı atamızın verdiği hezeyandır. işte atamızın istiklal harbi sırasında düzenlediği öğretmenler kongresinde yaptığı konuşma:
okutmaması gerekir, çok doğru. buna hemen de sapıklık mı yapılacak ki diye bakmamak lazım ,ş,n başka boyutları da var.
kadınların ve erkeklerin ortamı en baştan ayrılmalıdır, kızları kadın hocalar erkek çocukları da erkek hocalar eğitmeli ki her cins kendini bilsin. kedi ve köpeklerin beraber yaşadığı bazı evler vardır bakıyorsunuz köpek köpekliğini unutmuş kedi kedilikten çıkmış. bu iş te böyledir karışıklıkta fıtrat bozulur ve bozuluyor da. erkek gibi kızlar kız gibi erkekler boşuna yetişmedi, hep bu sakat eğitim sisteminden dolayı oldu.
tez zamanda insana yakışır gerçek usüle geçmek dileğiyle.
işte çok sevilen cübbeli ahmet hocanın beyanatı. gerçek islam bu açın gözünüzü görün gerçeği. bunlar daha iyi günlerimiz, bu şerefsizlerin eline fırsat geçse ışidden beter yaparlar.
--spoiler--
o çok sistemli eğitim yuvalarınızdaki pedofili öğretmenlerin sayısını bilseniz değil kızınıza diz üstü etek giydirmek erkek çocuklarınızı da okula yollamazdınız.
--spoiler--
diyerek destek çıktığı yobaz beyanıdır.
ha sanki bizler ve kendisi o okullarda okumadık!... şu rezilin lafına bakın: "bilseniz"!... ulan hıyar, bilmem kaç yılımızı o okullarda geçirdik, "bilmek" için daha ne yapalım? biz dediklerini ne gördük ne de duyduk. fakat sen gittiğin kuran kurslarında gördüysen bilemem...
tabi kendisi (bkz: yobazların ahlakı) ile ahlaklanmış (!) bir şahıs olduğu için erkek öğretmenlerin erkek çocuklara hallenme ihtimalinin de lafını ediyor!.. bunların devam ettiği kuran kurslarındaki haller sık sık gazetelerde haber oluyor. öz anasına bile hallenen (bkz: yobazların analarından tahrik olması) böyle bir zihniyetten başka ne beklenir ki?
efendim neymiş? pedofili tehlikesi nedeniyle karma eğitime son verilmeliymiş! ama bunu söyleyenler erkek hocaların erkek çocuklara da hallenebileceğini söylüyorlar (bkz: yobaz ve zeka). madem ki her kötü olasılığın önüne geçmenin yolu o olasılığa yol açabilecek her türlü faaliyeti durdurmaktır, o zaman eğitime neden hepten son vermiyoruz? tabi bu arada enseste de bir çözüm düşünmek gerek!...
diğer bir önerim de tekrar at arabası dönemine dönmektir. malum, trafik kazalarında çok can yitiriyoruz!...