haydar: ben seni seviyorum armağan.
armağan: ne?
haydar: seni seviyorum dedim.
seni doğduğum nefes aldığım günden beri, toprağın sıcağını avuçladığımdan beri, ağacın dibine oturup yazdığım türkülerden beri seviyorum.
hiç görmeden bildiğim, görünce tanıdığımsın. yanımda yokken sen bende varsın.
yanımda varken ben sende "yok oluyorum". **
işte söyledim armağan, iki yıllık sessizliğimin mührünü söküp attım. gerisi sana kalmış...
(aralarında hararetli bir tartışmadan sonra armağanda itiraf eder)
armağan: evet kıskandım.
haydar: niye peki?
armağan: çünkü sen benimdin. sen benim parçamdın onun değil!
haydar: sana son defa soruyorum... bir dahada sormayacağım. benim bir parçamsın ne demek armağan?
armağan: kabul etmekten deliler gibi korktuğum için, kırk kilide vurup sakladığım herşey demek...
yitirdiğim çocukluğumdan saklı kalan masumiyet demek.
bir türlü yol bulupta yüreğimden dilime gelmeyen o cümle demek...
bende seni seviyorum haydar demek! bende seni seviyorum demek! ***** http://www.dailymotion.com/video/x4drni_alyy_music
şu gibi repLikLerin döndüğü muhteşem bir durum komedisinin olduğu dizidir; *
sabit: gözün aydın vahit emmü misafürün geLmüş
vahit: sabit misafir konusunda iyimser bi Laf daha edersen o LafLarı sana yediririm sonra seni keser misafire yediririm
sabit: oLsun misafir umduğunu değiL buLduğunu yer
vahit: sabit sus zaten burnumdan soLuyom
sabit: normaaL ben de burnumdan soLuyom yaLnuz balukLar soLungaçLarundan soLurLar *
---
ayten : babişkom iyiki bana ek kart çıkartmış bak armağan biLgisayarLa aLışveriş yapmak ne kadar koLay bi tıkLıyosun ayağına getiriyoLar
armağan: babanın ek kartıyLa saçma sapan şeyLere bi tıkLadığından haberin var mı? kredi kartı ödemesi geLdiğinden bi tıkLayıp seni evLatLıktan reddetmesin bu fatura baya yükLü de...
ayten : abartma armağan miLyarLık aLışveriş yapmıyorum ya..
bu sırada kapı çaLar ve eve 2. fatura geLir.. tabii bu aLışverişten aytenin haberi yoktur.. internetten kart numarası hackLenmiştir *
ayten : (faturayı görür ve çığLık atar) aaaa!
armağan: 1 miLyar 110 miLyon mu? buz doLabı, çamaşı makinası, teLevizyon.. ayten sen nereye bi tıkLadığını sanıyosun? **
---
armağan : (garip ve donuk bi şekiLde odaya geLen haydara sorar) haydar neyin var?
haydar : teLefon..
armağan: teLefona ne oLdu
ayten : yutmuş gaLiba
armağan: konuşsana haydar
ayten : sırtına vurmamız Lazım
haydar : teLefon.. rezzan hocadan.. o..
ayten : o mu yutmuş **
---
vahit : elalemin merçebinden korkup evde stefan king (stephen king) rüzgarı estirdin ya hehal olsun be gadun
zaliha: niye sadece bana kızıyon aha buncaazlarda korktu
ayten : aa biz mi biz bilim adamıyız ayol
recep : kapı 3 defa vurulduğunda çok bilimsel cıyaklıyodun ama
---
rüya : gözler sözlerden daha derin anlamlar taşır
cansu: yaa yıllardır inekler tirenlere neleerr neler anlatıyo biliyomusun sen
---
rüya : bi dakka bi dakka benim kafam karıştı
ayten : kafa karıştırcak bişiy yok gayet basit armağan evlenmeye zorlanıyor ve rezzan hocanın kızı intahara kalkıştığı için bizim evde çünkü tekrar intahar etmesinden korkuluyo
rüya : bu bi birezilya dizisi değil dimi
cansu : hayır ama istenirse tutar
rüya : peki neden kız intahara kalkışmış
cansu : senariste sormak lazım
ayten : iclal duyma ve konuşma özürlü babasını yeni kaybetmiş bissürü sorunu var
cansu : senarist çok karamsar
armağan: bence bunlardan daha önemli bişiy var. iclal haydara aşık
cansu : senarist abartıyo
armağan: abartmıyorum bunu görmemek için kör olmak gerek
rüya : peki peki ne olucak
cansu : senaristleri işten atalım
---
rüya : aahyy
cansu: üff beni de kararttınız ay ne bu haliniz yaa
rüya : herşey kötü
cansu: iyi şeyler de var
rüya : evrenden hala ses yok dolayısıyla bi sevgilimde yok
cansu: ama burnunuz içinde sivilce de yok valla ölürdün acından
ayten: armağan istemediği bi evlilik yapmak üzere
cansu: ama şeftaliyi içimiz gıcıklanmadan tutup yiyebiliyoruz ne güzel bak
rüya : haydarın durumu feci
cansu: enazından 3 şarkının sözlerini sonuna kadar söyleyebiliyoruz
ayten: ben yaşlanıyorum
cansu: bak ona diycek lafım yok ay şimdi ben de karardım
---
zeliha: amanda horozum uykudan uyanmış gözleri mi mahmur, aman da setresi uzun eteği mi çamur, aman da horozuma kolalı da gömlek ne de güzel yakışır...
vahit : senin o horozu kulağım bi yerden ısırıyo zeliha bi türküde katip olarak çalışmıyomuydu bu
zeliha: çalışsın ayıp mı çalışmak
---
cansu: neyi kanıtLamaya çalışıyo
rüya : pisagor teoremini değil herhalde aklı sıra bencil olmadığını kanıtlamaya çalışıyo
cansu: tüh.. pisagor teoremi daha kolaydı be
---
meryem: emreye baksanıza oturum olmuuşşş
asiye : ney ney ney?
vahit : kötürümün meryemcesi
---
ayten : jenerikte adımın recepten sonra yazıldığını görürsem kıyameti koparırım ona göre
cansu : recepten sonra mı yazdınız
rüya : hayır
armağan: recepten önce mi yazdınız
rüya : hayır
haydar : re ile cep'in arasına mı yazdınız yoksa
---
ayten : açıLıcak
recep : kısıLacak
armağan: biz açarız
recep : biz de kısarız
armağan: haydar sen de bişey söyLermisin
haydar : bi kısıp bi açsak
ayten : yeter ama babanızın çiftLiği değiL burası
recep : emmimizin çiftLiği
armağan: artık emminizin çiftLiği de değiL. haydar bişiy söyLe
haydar : aLi babanın çiftLiği oLabiLir mi?
---
tersten konuşan ayten armağana derdini anLatamaz ve kızLar güLme krizine girer *
armağan: nece konuşuyo bu
rüya : türkçee
armağan: iyi de ben niye hiç bişey anLamıyorum
rüya : anlamak için ayteni aynaya tutmak Lazım
---
recep : fiLim icabı önüne çıkanı dövüyodu
zeLiha: annaa nası fiLmmiş o öyLe.. e peki siz naapıyodunuz?
haydar: biz önüne çıkıyoduk
---
ödev yapmamak için hasta numarası yapan cansu ve rüyayı gören ayten armağana sorar..
cansu : sinsi bi hastaLığn pençeLerinde kıvranıyo oLabiLiriz
rüya : evet evet kazıkLı humma oLabiLir
armağan: amma abarttın rüya
rüya : peki kazıksız umma
ayten : nesi var bunLarın
armağan: kazıkLı ve ya kazıksız umma henüz teşhis ediLemedi
ayten : bunLar internet cafeye geLip exeL ödevini yapmamak için numara yapıyoLar
rüya-cansu: kazıkLı voyvoda..
armağan: ortada bi kazık var ama bu işin neresinde anLayamadım ayten hadi çıkaLım
cansu : armağan hazır internet kafeye gitmişken bizim ödevLerini de yapar mısınız?
ayten : kazık nerdeymiş şimdi anLadın mı?
armağan: yiyince anLadım
---
haydar: ince uzun bişey var mı (bir aLet kastederek)
ayten : ben varım noLucak
recep : ama biz işe yarar bişey istiyoz
---
koçLar ve armağan parmağını su borusuna sıkıştıran ayten'e parmağını çıkarması için yardım ederken arLarında geçen bir diLog
ayten : oLmuyo..
haydar : aboo napıcaz şimdi
recep : oLmazsa ana boruya ayten bacıyı monte ederiz
armağan: çok komik (!)
sabit : oLmaz ek yeri uymaz
bi süre sonra rüya ve cansu geLir ve aytene sorar..
cansu: aa ayten noLdu sana
recep: su borusunun içine kaçtı
TürkLerin yapmış olduğu en izlenesi, arşivlenesi, dönüp dönüp tekrar izlenesi, onun bölümleri ya da arka plan çekimleri için ayrı bir kanal çıkarılası türk dizisidir. 7 numara değil 10 numara bir dizidir * her daim kendi izletir.
kendi içinde kendi klişelerini yaratmış kült olmuş bir dizidir. "avrupa yakası çok güzeeelll" "geniş aile muhteşeeeemmm" diyenlere "7 numara yayınlanırken bu diziler daha portakal ağacında vitamindi" dedirten bir yapımdır *
ayrıca yeni çekilen komedi dizleriyle (muhtemelen bu dizinin daha samimi, daha doğal bir komedi ve özellikle öğrenci merkezli olduğundan dolayı) kısaylayamadığım bir dizidir.
can sınıntısına da iyi geldiği görülmüştür. dizi içindeki klişleri günlük hayatta kullanılası bir dizidir *
içindeki komedi öğelerine ragmen aslında baya da duygusaldır. büyük aşk nedir iyi anlattığı düşünülmektedir, ah le yar yar şarkısının dinlemekten sıkılmadığım ilk ve tek dizidir *
Sanırım 10 senelik dizi. Hala yarıyor. Süper maşallah.
Edit: Artık girilen gülme krizlerinde dvix player durdurulup, kriz atlatılıp kalındığı yerden devam edilebilmektedir. Televizyonda gülerken espiriler kaçıyordu. Çok güzel.
e... sözlükte gezinirken denk geldiğim ve izlemediğim için kendimi yiyip bitirdiğim dizi.
--spoiler--
yusuf güdük'e hürrem isimli bir kız musallat olmuştur. kız mantı dükkanına kadar gelir. mantıcının camından bizim güdük kafalıya el işaretleriyle bir şeyler anlatmaya çalıştığı sırada şu diyalog gelişir:
meryem: aa bayılırım sessiz sinemaya, yerli mi yabancı mı?
yusuf güdük: başımın belası. (hürrem'i işaret eder)
meryem: aaa ben seyretmedim o filmi, kim oynuyodu?
yusuf güdük: hürrem.
meryem: hürrem avşar mı? (herşeyi karıştıran meryem'den beklenen bir soru)
yusuf güdük: yok hürrem zeta conus
--spoiler--
mantıcı dükkanında siparişe gidecek adam olmadığı için meryem gitmek zorunda kalır;
zeliha; adresi bulabilecenmi meryem
meryem ; aaa tabii canım biliyom ben zaten, kaç kez gittim bakın şimdi karşıdaki pasaja giriyon, sağdan üçüncü dükkana yeri soruyon, onlar sana tarif edince sokağı buluyon, kunduracı amcaya gidiyon, kunduracı amca görür görmez allah cezanı versin yinemi sen geldin diyo, sende hıııı yapıyon ondan sonrada apartmanı tarif ediyor, ondan sonrada asasöre biniyon iki üç kişi daha gelince fıyyyyytttt kalkıyor ondan sonrada hımmmm haa! sarı duvarları bekliyon sarı duvarı görünce ahhhhaaahhhhhhh ben burda incektim diyip nolur beni aşağı indirin diyip bağırıyom sonra bi panik, bi telaş asansörü aşağı indiriyolar tam karşındaki zile basıyon işte orası.
zeki alasya ve metin akpınar ın oynadığı hastane dizisi ve bir efsane olan süper baba dan sonra ailecek bizi televizyon karşısına geçirmeyi başaran özlenen dizidir.