insanın canını sıkabilen bir durum.
Mekana gidersin yaş geyiği döner tekele gidersin aynı bok, gına geldi vallahi.
16 17 yaşında zannediyorlar ya. Şaka mı bu, o yaştayken de 19 20 zannediyorlardı.
Yaşlandım mı gençleştim mi belli değil.
buradaki tüm fikirlerinizi yikmak istiyorum. biraz vakit gecirdikten sonra anlasilir kisinin yasi. ilk bakista ise makyajimi az yapiyorum, minyon degilim ama 26 yaşinda degil 18 yaşinda gosteriyormusum. o yüzden kimse evli degil mi diye soramiyor kih kih.
Alkollü mekanda kimlik soruyorlar hala sözlük. Kardeşimle şu diyalogu yaşayan badigarda sevgiler:
-abi ben kaç gösteriyorum peki?
+sen 24-25 varsın aslanım.
-hah işte bu kadın benim ablam.
+......... eööö olsun biz yine de kimlik görelim.
çok güzel bir şeydir.. özellikle ilerleyen yaşlarda küçük göstermek bir avantajdır.. bazıları 18 yaşında 30 gösterirken sen 30 un da 20 gösterirsin ve büyük görünmekten bin kat daha zevkli bin kat daha güzeldir..
hep olumlanır lakin sıkıntısı yok mudur? bi düşünelim... işyerinizde, toy olarak görülüp ciddiye alınmayabilirsiniz. ilişkinizde, yaşı sizden küçük biriyle çıkınca ergen tarzına maruz kalabilirsiniz. arkadaş ilişkilerinizde, aslında genç göstermediğiniz, sadece kısa ve zayıf olduğunuz şeklindeki triballik barındıran iddiaları dinleyebilirsiniz. bidi bidi, vıdı vıdı... uzatılabilir. genç göstermek ya da göstermemek.. bütün meselemiz bu mu olmalı yani? post-modernizm zırvaları bunlar. gençliğe olan bu vurgu, addedilen bu değer, tüketim çılgınlığımıza işaret ediyor. bilgi çağı dediğimiz bu çağda imgelerin ve anlamların ömürleri çok kısa, derinlik kazanamadan tükeniyorlar. bu yüzden yaşlılık, yani deneyim; eskiye ait, ilkel olan oluyor. dünya fazla hızlı dönüyor. biraz yavaşlamalı. durun bir dakika, inecek var!