1- dünyayı parasız pulsuz gezmek gibi hayaller yok olurken 2500 lira maaşlı sodexolu sigortalı yorucu olmayan iş bulup beyaz renault megane almak. gelecek kaygısı.
2- pijamayı çorapların içine kıstırıp üzerine pantolon giymek. asla yapmazdım. bir sonraki safha yün don.
3- demin balkonda sigara içerken korkuluğa biriken karları fırçayla temizledim. bu bir ihtiyar davranışıdır.
4- sürekli öğüt verebilecek birilerini bulma isteği.
saclarda cikan beyazlar, kucuk cocuklarin bayramda eline opmeye calismasi, kucuk cocuklarin artik bazi ozelliklerinle dalga gecmeleri, duygusallik-hassasiyetin artmasi, yemeklere az tuz attirmak ki tansiyonunun firliyor olmasi, sabah erken uyanmaya baslamak, olumu ensede hissetmek, evlenmek icin-cocuk icin caninin gitmesi, anne-babanin kiymetini anlamak vs vs.
çayı şekersiz içmeye çalışmak. tuzsuz yemek yemek ve spora başlamaya çalışmak. elbette hepsi yarıda kalır bu denemelerin.
birde ölüm lafı olunca fazla tepki göstermek sanki sürekli düşünmeye başlamış gibi bu konuyu.
geçen yıla kadar nerde bir konser, maç var kaçırmazdım. kulaklığımı takar saatlerce yürürdüm. otobüsle 11 günde 6 il gezmiştim. en atraksiyonlu aktivitem bu sene rockn coke oldu. şimdi ise işten sonra eve kendimi zor atıyorum. giderek enerji seviyemin azaldığını hissetmeye başladım. kafamdaki planları tek tek iptal etmeye başladım. sanırım gençlik evresini tamamladım. orta yaş bunalımına girmeye başladım. not 28 yaşındayım.
sürekli şikayetçi olmaktır. aslında bunun nedeni düşünülürse üzülür insan, çünkü bana göre nedeni ölümün yaklaştığını bilmektir. bunu bildiğimiz halde neden mi şikayetlerimiz artıyor hayatın kıymetini bilmek yerine? yaşlanana kadar neden kıymetini bilmediysek o yüzden işte.
tv'de izlenilen herhangi bir şey esnasında ortamdaki daha genç kitle bir tepki verdiğinde mesela güldüğünde, bir kişi dahil olabilmek kaygısıyla ne dedi, ne dedi diyorsa, bilin ki orada yaşlılık belirtisi vardır.
dahil olmaya çalışmak, gençlerin konuştuklarını anlamaya çalışmak, ayak uydurma çabaları gençler için komik olsa da zaman zaman trajiktir de aslında.
"olumsuuz bir bakar mısın yavrum beni çete savaşlarına çağırmışlar feysbukta."