Eskiden tamamına aşırı saygı duyduğum x kuşağının mensuplarıdır. Bazılarının sapıklık, cahillik ve bencillik düzeyini gördükçe bu saygıda da epey seyrelme oldu. Eski her yaşlıya katıksız saygı durumunu sürdüremedim.
Ancak bazı insanlar yaşlıları çok severler, hatta bu sevgiyi ileriye taşıyıp onlara olmadık şekillerde ve sapkınca yükselip gerontofillik yaparlar.
Eğer çocukluğunu ve gençliğini yaşayabilmiş ise, elalem ne der deyip ailesi tarafından baskılanmamış ise daha az huysuz ve gençlere karşı daha az öfkeli olabilen insanlardır kesinlikle şüphesiz..
Genelde yaşlıların kara kutusu olurum. iyi anlaştığımız için kime kızıyor, kimi seviyor hemen söylüyorlar. Ben de bu ağır sırlarla yaşamıma devam ediyorum.
sadece ''moruk'' olanları yok sayarım. ayrı tutarım.
bir çok konuda idare edilmesi gereken insanlardır.
kişiye göre icabında bir gözün kapalı ve bir kulağın tıkalı olması da gerektiği anlar olabilir.
kimisine de pür dikkat dinlemek gerekir-ki, bunların anlatımından hisse kapmak gerekir.
uğur Dündar üstadın bile son günlerde ki tavrını izlerseniz; yaşlılığın kaçınılmaz sonuçlarını görebilirsiniz.
yilmaz Özdil ile tam anlayıp dinlemeden yaşananlar;halk TV ile geçmişte kalan ne varsa yıkmalar..
yaşlılık bedensel,ruhsal ve cevredekiler için gerçekten zor bir süreç.
Bu yaşlarına kadar kendilerini kişisel olarak hiç geliştirmemelerine rağmen sırf yaşlı oldukları için yine kendilerini bilge zannedenlerdir. Her ailevi olayın içinde aktif rol alma ve kendi doğrularının mutlak doğru olduğuna inanma eğilimindeler.
Bana tek artıları ileride nasıl yaşlı insan olmamalıyım konusunda örnek olmaları.
torunlarının, çocukların kaçtığı insanlardır. en azından benim çevremdekiler böyle. aslında istedikleri sadece konuşmak, önemsenmek. ama kimsenin buna sabrı ve zamanı yok. her şeye var onlara yok. onlara ölmeden kıymet vermek, vakit geçirmek lazım yoksa çok geç oluyor.
Yolda görünce çok üzüldüğüm insanlardır.
Bazılarının elinde baston var, yürümeye çalışıyor, bazıları yanındakilerin kolundan güç alarak yürümeye çalışıyor. Göz göze geldiğimizde de çoğu bana gülümsüyor.
Akıllarından ne geçtiğini tahmin ediyorum o an. “Gençliğinin kıymetini biliyorsundur umarım” gülümsemesi gibi.
Keşke bu insanlar hiç yorulmasa, keşke bu insanların elleri hiç titremese.
Bazen yolda mendil satan güzel amcalar, teyzeler görüyorum. Keşke hiç satmak zorunda kalmasalar.
Ellerinden gelen tek iş bu ama.
Onları görünce düşünüyorum, benim annem de burada, tam da burada böylece oturup mendil satabilirdi diye.
Bazen bu görüntülerle karşılaşmamak için günlerce dışarı çıkmadığım da oluyor.
Keşke süper güçlerim olsaydı.
bazı zamanlar çok farklı ve de çok doğru düşüncelere sahip olabilen insanlar. evet az önce anneannem kırk yıl düşünsem aklıma gelmeyecek ama aslında çok da mantıklı bir öğütte bulundu ve bir hatadan dönmeme vesile oldu. olaya çok çok farklı bir perspektiften yorum getirdi kendisi, hayat tecrübesi bu olsa gerek. sevelim kıymetini bilelim onların.