yaşarken yazılan tarih

entry4 galeri0
    1.
  1. gezi parkı olayları dolayısıyla kapatılan ntv tarih dergisinin bundan sonra internet üzerinden yayınlayacağı dergidir.

    facebook sayfalarında şu açıklama yapılmış:

    --spoiler--
    ntv tarih dergisinin temmuz sayısı, yönetimin aldığı karar doğrultusunda yayınlanmadı. derginin yayını da durduruldu. dergimiz “yaşarken yazılan tarih” başlığıyla, gezi eylemlerinden yola çıkarak hazırlanmış bir özel sayı niteliğindeydi. gerek bu sayının gerekse bu dergi ekibinin hazırlayacağı daha sonraki sayıların basımı, yayımı ve net üzerinden ulaşımı için elimizden geleni yapacağız.
    --spoiler--

    şuradan ulaşılabilir https://www.facebook.com/YasarkenYazilanTarih
    3 ...
  2. 2.
  3. 3.
  4. yalnızca gezi parkı olaylarına odaklanmış bunu tarihsel düzlemde inceleyen ntv tarih sayısı.

    derginin sayısına burada ulaşabilirsiniz: http://www.yasarkenyazilantarih.com/
    0 ...
  5. 4.
  6. "bir kitap okudum hayatım değişti"nin yerini bir süredir "hayatım-ız değişti ve bir kitap oldu" cümlesi aldı. bilen bilir diye söze devam etmek çok afili dursa da benim tercihim şu an, herkes bilir ki’yi kullanmak olacak. herkes bilir ki, herkes biliyor ki bu ülkede haziran ayında muazzam bir olay yaşandı. büyürken anne-babalarımızdan duyduğumuz o devrim, başkaldırı, isyan hikayelerinin yerini yaşadıklarımız aldı. bizler tanığız! işte ntv tarih’in bizi anlatan bu özel sayısı sırf bu sebeple bile okuduğum en güzel kitap. 20 TL’lik ücreti size bir dergi için fazla gelmesin, bütün gelir olaylar sırasında hayatını kaybedenlerin ailelerine aktarılıyor.

    kapağındaki “kırmızılı kadın”ın biber gazını göğüslediği o unutulmaz an, tarihi bir havayla minyatür olarak resmedilmiş. içeriğinde gezi olayları’nın nasıl başladığı ve devam ettiği saat saat, fotoğraflarla belirtilmiş. geleceğimize, çocuklarımıza bırakacağımız en büyük miras.

    dergiyi elime alıp, sayfalarını çevirdiğimde gözlerim dolu dolu o günlere döndüm, sanki çok uzak bir geçmişi anar gibi. emrah serbes demişti ki “2009 yazı geri gelmeyecek”, ve bence artık hep birlikte diyeceğiz ki “2013 yazı geri gelmeyecek.”
    ben en güzel şarkıları gezi’de dinledim. en güzel muhabbetlerimi gezi’nin çimenlerinde ettim. en güzel kahkahalarımı, kendimle en güzel dalga geçişlerimi direniş akşamlarında, tophane’de yaşadım.
    asla yan yana gelmeyecek fikirleri el ele tutuşturan yerdi gezi. yıkılacak diye içimizi kan ağlatan akm’nin tepesinden aşağı sarkıtılan afişlerdi. hatıra fotoğrafı çektirdiğimiz, yıkık dökük belediye otobüsleriydi.
    gündüz iş mesaisi, akşam direniş mesaisi yapılan yerdi. beyaz yakalarımızı rafa kaldırıp, “sakın rimel sürme, topuklu giyme” diye birbirimize attığımız mesajlardı. biber gazından kaçarken dostun elini hiç bırakmamaktı. kandilde simit dağıtıp, evlenme tekliflerine şahit olduğumuz anlardı. ötesi var mıydı?
    toplumsal hafızamızdan asla silinmeyecek isimlerdi. bizim için ölen gencecik insanlardı. bütün siyasi fikirlerden uzak, özgür gelecek için hep birlikte çırpınmaktı.

    bireysel izdüşümlerini ömür boyu ruhumda, bedenimde taşıyacağım yerdi-r gezi. “imkansız” dediğim anda hayatıma muhteşem bir aşk kazandırmıştır. “isyan günlerinde aşk”ı boynumda, adını ensemde taşımama sebep, kalbimde kocaman bir adamı var etmiştir.
    "nasıl sevgili oldunuz?" sorusuna vereceğim çok havalı bir cevabım var benim, gezi’ye borçlu olduğum. en büyük iki heyecanımı, 11 haziran’ı ve 31 ağustos’u bana armağan ettiğinden beri hayatımı bambaşka bir yöne kaydıran gezi’m.
    şimdi elimde tuttuğum bu dergi-kitaba bakıyorum. her bir anını, her bir sahnesini içime nakşettiğim güzel günlerin hatırasını kitaplığımın en güzel yerine kaldırıyorum. “anneyle babanın hikayesi işte burada” diye çocuğuma okutacağım günlerin hayalini kurarak.

    yaşasın bağzı şeyler.

    yaşasın bağzı insanlar, bağzı aşklar.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük