hayatımdaki birçok şeye ciddi emekler sarfederek sahip oldum. tabiki herkesin öyledir, ama ben ciddi anlamda çok zorluklar çektim ve bazen de düşünürüm; lan bu gözler neler gördü, neler yaşadı be whipple diye.. şu anda kendimi tam o tepeyi aşmışım da yokuşun başındaymışım gibi hissediyorum, o yüzden en rahat yerdeyken bırakmak istemem. bu kadar emeğin tadını o yokuştan hızlıca yuvarlanarak çıkarmayı düşünüyorum. dolayısıyla tek yaşama nedenim,emeklerimi boşu boşuna çekmemiş olmak.
Yapayalniz olmak isterdim hayatta, yapayalniz guclu, ozgur, gocebe.
Sadece kendimden sorumlu olmak, aile yok, beni sekillendiren kisitlayan hicbir seyin olmadigi bir hayat.
Hayat demek tekbasinalik demek, kavga demek, guc demek, iyi kotu guzel cirkin her seye meydan okumak demek.
Aile baglari insani bagliyor, evcilik oyunu gibi bir hayat yasiyoruz. Aile insani minnoslastiriyor, o yuzden en ufak bir sarsintida darmadagin olabiliyoruz, hayatin cirkin yuzlerini ocu gibi gorup aileye sarilma ihtiyaci duyuyoruz.
Dunyaya geldiysem eger, istedigim zaman alip basimi uzaklara gidebilmeliyim, dunyayi gezebilmeliyim, bir suru insan cevre tanimaktan cekinmemeliyim.