bu kişilere "pluviofil" denir. (bkz: pluviofil) üşütmeyen bir bahar yağmuru şiirseldir, hoşa gider. ya da bir güz vakti pencereden turuncu ve kahverengi tonlarında gezinen doğanın yağmurla bütünleşmesini seyretmek de öyle. fakat mesai zamanı, kırık kaldırım taşlarının veya arabaların sıçrattığı çamur, soğuk, şemsiye taşıma zorunluluğu... bütün bunlar düşünüldüğünde insanın pluviofil olmanın tam karşısına konumlanması pekala mümkün.
Yağmurlu havalar benim için huzurdur. O yüzden ben seviyorum yağmurlu havaları. Tabi metropoller ve altyapısı gelişmemiş şehirlerde bu durum eziyete ve işkenceye dönüşüyor. Sabırlar dilerim bu sorunlardan muzdarip olan yazarlarımıza.
dikkatli bakınca her yağmur damlasının parıldayarak su birikintisine doğru süzülüşünü, suya büyük bir şiddetle yaklaşışını ve sudan sekip usulca suyla tekrar buluşuşunu ve bir oluşunu, bunu yaparken de dalgalar yaydığını izlemeyi seven farkında bireylerdir.
Benimdir.
Biraz önce ufak bi işimi bahane edip kendimi dışarı attım. Çiseleyen yağmurun altında sallana sallana yürüdüm. Ben yürüdükçe bütün derdim tasam da yağmur sularıyla toprağa karışıyormuş gibi hissettim. O kadar çok sıkılmıştı ki içim yol bitsin istemedim. Yağmur bitti, yol bitti ama derdim bitmedi. Kafamı gökyüzüne kaldırıp son defa bulutlara baktım ve evin yolunu tuttum.
Yağmurlu havalar güzeldir.
severim geçen eski sevgilime eski eşyalarımı almaya gittim ağlayınca belli olmuyor yağmurda önemli dipnot: eski anılara ve çöp olan senelere ağlanıldı.
şu anııma kadar hep garip bulduğum insan tipi. insanın içini karartan hava - yani bana göre- nasıl oluyor da bir başkasını huzura boğabiliyor.
canım güneşli günler.