ıslanacak şemsiyeyi kurutmakla uğraşmak istemeyen kişinin dolaşma şeklidir bu. elinde ıslak şemsiyeyle kitapçıya girmek istesen misal görevli hemen uyarır. neymiş şemsiyeyi kapıdaki o salak kovaya koymalıymış. ulan koyduğum yerde unutuyorum soktumun şemsiyesini işte. yok illa koyulacakmış. sana şimid bi... neyse bundandır öyle dolaşma şeysi.
etrafta bön bön bakan insanlara rağmen, sonunda hasta olucağını bilmene rağmen, üşümene rağmen, yağmuru bir daha yağmayacakmış gibi değerlendirmek güzel..
bugün yaptığım eylemdir.
herkes şemsiyelerini açmış çiseleyen yağmurda hızlı adımlarla yürürken, ben ağır ağır tadına vararak bunu yaşadım ve bir şey öğrendim ;
herkes şemsiyeleri açık dolaşırken sen açmazsan gözleriyle taciz etmeleri normalmiş.*
önce öksürmeye başlanılır sonra aman bir şey olmaz denir sonra işin rengi bronşite doğru kayar ve zaatürre teşhisi konduğunda iş işten çoktan geçmiştir. siz siz olun yağmurlu havalarda işiniz gücünüz yoksa evinizden çıkmayın. çıkarsanız da adam gibi montunuzu, şemsiyenizi yanınıza alın. romantikliğin lüzumu yok saçmalamayalım...