304.
-
ellerin cebinde türkü tutturup yürümek, su birikintilerinden geçmek, salıncakta sallanmak, içmek, yağmur yağınca ne oluyoor. anlamıyorum.
303.
-
mudanya gibi bi yerde oturuyorsan, yağmurluğun ve cuğaran varsa, yağmurun ritmini dinle baba. hele ki vize zamanı, ilaç ilaç
300.
-
hafif müzik eşliğinde salaklamak.
(bkz: uyumak)
299.
-
Sicak bi kahve alip, evin balkonuna cikin.
298.
-
Dışarı çıkıp toprağın kokusunu içine çekmek.
295.
-
evde oturmak ve de film izlemek.
294.
-
mis gibi temizlik kokan bi evde battaniye ve kahve eşliğinde kitap okumak sonra da uyumaktır.
293.
-
camı araliyip yağmur sesinde uyumak...
292.
-
Kitap ve çay ile bolca vakit geçirmek.
291.
-
Ayağınızı uzatıp sessizce depresyona girin.
288.
-
Deniz kenarında yürümek ya da oturmaktır.
287.
-
Sinema, kitap-kahve, müzik, eğlenceli birileriyle sohbet...
286.
-
Sabahtan beri yağmur yağıyo ve Ben sabahtan beri yatağımdan çıkmadım çıksam.donuyorum. Yağmurda yataktan çıkılmaz.
283.
-
Bu havada gidilmez
Yağmurlu günde gidilmez
Aslında hiç gidilmez
Gidilmez.
282.
-
yatağa girip, yorgana sarılıp uyumak en güzelidir.
281.
-
Kahvede sıgara + çay ikilisiyle 101 oynamak. Neyse beyler ben bi kahveye gideyim.