alternatifleri çoğaltmak mümkünse de benim yağmurlu günlerde yaptığım eylemler. giderek şiddetini artıran yağmurun dinmesini beklemek, çakan şimşekten tırsıp yüksek sesle frank sinatra şarkıları dinleyerek internette zaman geçirmek, uyumak uyanmak, kahve içmek,izlediğiniz filmleri tekrar seyretmek.ek olarak kısaca ev keyfidir; dışarıda yağmurun sesi odamda frank sinetra; new york new york; dışarı da toprak kokusu odam da kahve kokusu ohh mis.
hele hava kararınca ışıklı bilboardların,mağzaların ışıkları yere yansıyo ya onu izliceksin şemsiyesiz gezerken ha bide ışığın altında kafayı kaldırıp yukarı bakıcan bi yamur tanesinin nası birbirine değmeden düştüünü çözmeye çalışıp bulamayaınca allahın işi vesselam diip yola devam edebilirsin..
ayağına su geçirmeyen bir bot üzerine de yağmurluk giyip, rüzgara teslim olarak, yüzünde yağmur damlalarının ıslaklığını hissederek alabildiğine yürümek.yürürken düşünmek, düşündükçe huzurlanmak. Ağlamak, ağladığını kimsenin anlamadığını bilmek. ıslanmak, ama hasta olmamak için tedbiri almak. Ve en sonunda yaşadığın için, havayı hissedebildiğin için,yağmur nimetinden faydalanabilidğin için şükretmek... *
evde gecirilen bir pazar gunu ise:
-Eski fotograf albumlerine goz atmak,
-Normalde es gecilen kanallari bu gun izlemek,
-Tekrar tekrar buz dolabini acip kapamak,
-Pazar gunune has yapilan utu icin kiyafet askisi aramak,
-Gunun buyuk bir bolumu gecirilen odanin degisik ayrintilarini incelemek,
-Ananneyi aramak,
-Karsi kattaki balkonda islanan camasirlarin derdine dusmek,
-Slow muzik dinlemek.