herkesin hakkında yazılar yazdığı birçok insanın yapmayı istediği ama çok azının gerçekleştirdiği eylemdir.
yağmuru sevdiğini söylüyorsun
yağmur yağdığında şemsiyeni açıyorsun
güneşi sevdiğini söylüyorsun,
güneş açınca gölgeye kaçıyorsun
bu zamana kadar bu başlığın açılmamış olmasını hayretle karşılayarak başlıyorum entryme.
o bambaşkadır, gökyüzünden masum damlaların saçlarının arasına ufak ufak düşmesidir, başını okşamasıdır. yanlızlıkta yanlızlığını paylaşmasıdır. kaldırımdan süzülen suların, dünyaya hayat verdiğini düşünmektir. düşünmektir en başlıcası, var olduğunu hissetmektir. bedeninin ıslanmasını istemektir, kalbinin susadığı sevgiye doymasıdır.
ruhun bedene ayak uydurmasıdır, sevmektir, sevilmektir, içindekileri unutmaktır, kendini bırakmaktır boşlukların en boşluğuna.
dünyanın en güzel ve en kasvetli havasında elini tuttuğun sevgilinle bir yudum aşka doymaktır. dudaktan süzülen damlaların ahengidir, sırılsıklam ıslanmaktır, sırılsıklam aşık olmaktır.
yürüyüşlerin en güzelidir...hele ki yaz yağmuruysa keyfini 10a katlar.toprak kokusunu içine çekerken yağmur içine akar dedirten olaydır.yalnız yapılanı tercih edilmelidir.
hafif yağan yağmur eşliğinde mükemmeldir. öyle bir yağar ki içinizi yıkayıp kini, nefreti, derdi atar. hatta yanınızda sevdiğiniz varsa sizi daha da bütünleştirir.
Özellikle istanbulda neredeyse kimsenin yapmaktan zevk almadıgı romantızmden uzak bır okadarda insanı çıldırtmaya yarayan eylemdir.Özelliklede sabahları.