yağmuru seyrederken, içinden dua eşliğinde istek dilemek. annem ve rahmetli anneannem yağmur yağarken edilen dua geri çevrilmez derdi. güzel olan şeyleri yitirdiğimiz şu devirde, bizlere öğretilen masum şeyleri az da olsa hatırlamaya çalışmak güzel oluyor.
mevsim yazsa ve denizde bozuk değilse yüzmek, kış ya da sonbaharsa sıcak bir içecek eşliğinde pencere kenarında oturup dışarıyı seyretmek, eğer ilkbaharsa çıkıp yürümek.
Herkeste bi romantizm, bi kahve içmeler, bilmem ne eşliğinde yağmuru izlemeler.. Kızsanız "çabuk balkondaki çamaşırları topla", erkekseniz de zaman, mekan, uzama göre farklı görevler verilir anne-baba tarafından, elitistliğin lüzumu yok.
ağzımızı sonuna kadar açıp yağmur damlacıklarını yakalamaya çalışmak. çocuksu ve bir o kadar da eğlenceli bir eylem. ama dışarıdan bakıldığında havayı ısırıyormuş gibi görünüyor o ayrı.
sessiz ve yalnızken kafanı dinleyebileceğin bir yere gitmelisin bence. yanında müzik çaların olsun hem yağmuru izle hemde kafanı dinle.benim en çok yaptığım şey hem bazı şeyleri düşünmeni sağlıyor hemde rahatlamanı mantıklı kararlar alabileceğin anlardan biridir.
bir saçak altında dinmesini beklemek,ama bu dinmesini isteyerek beklemek değil,başka bir beklemek olmalı neden bilmiyorum yağmura saygısızlık olmasın diye de ola bilir....
açık bir havuz veya denize girmek. havuz gözlüğünüz varsa suyun altından damlaların yarattığı dalgalanmaya bakmak. sing in the rain şarkısıyla sigara içmek.
elimize siyah bir şemsiye alırız..bu arada yağmur yağıyordur çisil çisil...evimiz eğer müstakil ise aşağıda bulunan çardağımıza doğru gideriz ve güzel bir şekilde demlemiş olduğumuz çayımızı serin serin yağmur havasıyla beraber içeriz..afiyet olsun..