yağmur damlalarının toprağa düşünce çıkardığı sesi dinler, yaz yağmurunun damlalarının düştüğü topraktan gelen kokuyu ciğerlerime doldururum her yağmurla beraber.
yaz yağmurlarının bu şehire yağma zamanıdır şimdi. bu sabahta yağsın istiyorum, çünkü geldi artık yaz. bütün istanbul yağmurla birlikte yazın gelmesine mutluluktan ağlar gibi görünür yağmur yağdığında. kimi insan üşür o yağmurda, kimisi bilerek ıslanır, kimi sevgililer kışın getirdiği yorgun adımlarla sokakları, yeşillik alanları dolaşır taze havayı ciğerlerine doldurmak için.
yaza hasret alev alev yanan insanların o yangını söndürmeleri için yağar yağmur. sabah pencereyi açıp buram buram toprak, yeşillik kokusunu duyduğumda kollarımı ıslansın diye pencereden dışarıya sarkıtırım. kollarıma düşen her bir yağmur damlası tenimin gözeneklerinden girdiğinde içime akışını hissederim.
sabah yağan yağmurla ellerimi ıslatıp yüzüme sürmeyi ve o hoş ıslaklığı hissetmeyi özledim. demi, sevdalardan, aşklardan süzülmüş bir bardak çayı alıp, geçip yağmurun yağışını ve toprağa düştüğünde çıkardığı ezgiyi dinlemek istiyorum.
artık yağmalı yaz yağmuru ve getirmeli bana aşkı, sevdayı, umudu ve yaşama sevincini. artık yağmalı bu şehire yağmur. istanbul ağlamalı...