şu başlığa bakıyorum da çoğu yazar aşk meşk , sigara , yürümek , öpüşmek , kahve içip yağmuru izlemek tarzı şeyler yazmış.
lan yağmur yağarken benim aklıma direk evsiz insanlar ve sokak hayvanları geliyor.
Kahve, kitap, hoş sohbet ile keyifli vakit geçirmeyi planlamıştık. Canım Kuzenim, ablam yeni aldıkları evde bu atmosferi oluşturmuş, beni çağırmıştı. Yağmurun şiddetlenmesi ile kendimizi paçaları sıyırmış eve giren suyu temizlerken bulduk. O güzelim koca teras su doldu, gider tıkandı, su yükseldikçe eve daha da çok girdi. çareyi terasın duvarını keserle kırıp delik açarak suyu boşaltmakta bulduk. Bir de hazır evi su basmışken temizlik de yapalım dedik, evi de toparladık.
Artık yağmur yağarken yaptığımız sağı solu, camı kapıyı kontrol etmek.
koşarak eve gitmek. şimdi girdim kapıdan içeri. istanbulda sabahtan beri öyle bir sağanak var ki 3. defadır sucuk gibi ıslanıp ıslanıp kuruyorum. hiç öyle aa denizi izleyeyim biraz romantizm olsun diyemedim koşarak eve girdim zar zor. şemsiye de patates oldu.