yazıya ben doğru bildiğimi yazarım diye başlamak

entry1 galeri0
    1.
  1. başlık sınırına takılmamış hali "köşe yazısına ben doğru bildiğimi yazarım diye başlamak" olacaktı fakat 50 karakter falan filan biliyorsunu hikayeyi.

    son günlerde en çok haberturk yazarlarında görülen "yalama" sendromunun başlangıcında kalemlerden ya da klavyelerden dökülen sözlerdir. bu sadece haberturk yazarları ile ilgili değil tabi. genel olarak yalakalık ve bulunduğu köşeyi kaybetmeme korkusu içine giren herkeste görülebilecek bir durumdur.

    haberturk'un cemaat kökenli bir gruba satılmasından sonra nedense fatih altaylı'dan serdar turgut'a bütün habertürk yazarları bir anda daha doğrusu bir günde akp ve gülen cemaatii ile ilgili fikirlerini değiştirdiler. iki yazarı da ciddiye aldığımdan değil, sadece yaşadığımız dünyanın ne kadar suni ve başkaları tarafından oluşturulduğundan bahsediyorum.

    allah aşkına daha 1 hafta önce arap baharı diye yıkılan manşetler şimdi nerede? bizim medyaya kalsa yaşandı bitti saygısızca, demokrasinin tadına varınca. artık oralarda her şey güllük gülistanlık. diktatörler gitti ve olaylar bitti.

    oysa dünyanın o tarafı resmen ayağa kalktı ve halen daha oturmuş da değil. el cezire'si olan açsın biraz izlesin. hergün ölüler, yaralılar... el cezire'nin belirli bir sansür anlayışı da yok onu da belirteyim. bir anda çenesi kopan insanları gösterebiliyorlar.

    lafı uzatmayalım.

    bu ve bu tarz cümleler ile başlayan yazılar her zaman yazanın bilinçaltındaki bir zerre dahi olsa kalmış "doğru" anlayışının dışavurumudur. yazarın kendisi de yalaka ve çaresiz olduğunu bildiğinden bir nevi günah çıkartarak kendini aklamaya çalışır.

    aslında bu kervana serdar turgut'un da katıldığını görmek beni sevindirdi. onların yeri zaten emre aköz'den, engin ardıç'tan daha yüksek değildi gözümde. artık iyice oldu yani.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük