sivrisinek.
aşırı bunaltıcı güneş.
ter.
bilmem kaç fonksiyonlu denilen ama bi işe yaramayan güneş kremleri.
mevsim nedeniyle giydiğiniz ince şeyleri süzüm süzüm süzen abaza erkekler.
tıklım tıklım vıcık vıcık otobüsler.
turizm bölgesinde yaşayıp yılın en güzel 6 ayında çalışmak zorunda olmandır. ve 6 ay boyunca kullanabileceğin izin sayısı en fazla 4 5 gündür, kaldı ki haziran temmuz ağustos aylarında, yani yüksek sezonda kullanamazsın izinlerini.
birileri bir yere çağırdığında " işteyim hacı gelemem " demek kötüdür.
yaz'ı çekilmez kılan şeyler yoktur. yaz'ın zaten kendisi çekilmez.
keşke yaz diye bir mevsim olmasaydı demek istiyorum ama annemin "yaz fakirin yorganıdır" diye bir lafı vardı. işte bu nedenle, yaz'ı hiç sevmesemde, fakir fukarayı düşünerek pek lanet edemiyorum yaz mevsimine.
insanların geneline gelen acayip ve mantıksız bir sevinç mi desem, heyecan mı, hayata dair algıladıkları yeni kıpırtıları yansıtışları olsun, insanlara kıştan farklı garip bir hava gelir. hatta bazılarının karekteri yaz ve kış kişiliği olarak bile ayrılabilir. yazın güneş daha fazla etkili olduğundan bu sanırım insanların sinirsel sistemlerini de direk etkiliyor.
gerçekten de yaz döneminde insanlar ve evren farklı bir moda giriyor gibi. ama bana göre pek te hoş olmayan ve adepte olunması güç bir hava bu. kış her zaman daha güzeldir yazdan. ohh mis gibi üşümek dururken terlemek ve sıcaktan bunalmak niye. bu yüzden kesinlikle en yakın zamanda 4 mevsim soğuk bir yere gitmek lazım. toronto diye düşünüyorum. çok cazip geliyor. evet kesinlikle toronto da yaşamalıyım. kış insanıyım ben.