"cuma trafiğinde eve nasıl gideceğim ben lan?" olan düşüncedir. her yanımı sardı bir korku, hep akşam olsun isteyen ben bugün geçmesin zaman istiyor olacak iş değil sözlük.
ben bu danışmayı nasıl yapacağım? ya yürümezse, danışanımın davranışlarında ve düşüncelerinde kayda değer bir değişim gerçekleştiremezsem. nasıl geçeceğim ben bu dersten?
10 dakika sonra şefim gelecek. benden istediği çizimleri yetiştirmem gerekiyor. acaba onun bilgisayarından kopyalasam mı diye düşünüyorum. evet çok hınzır düşüncelerim var şu an. aynı zamanda sıkıldım sözlükte gezme suretinde bulunuyorum.
Herşeyi oluruna bıraktım ve ne olursa olsun üzülmeme kararı aldım.
Çünkü şükretmem için çok sebep var. Annem babam kardeşim hayatta. Sağlıklıyım. Sevdiğim bir kaç insan da hala beni seviyorken daha da üzülmem bundan sonra.
Yani inşallah.
neden yalnızım düşüncesidir. sadece duygusal anlamda değil birkaç gündür fiziksel olarakta hep yalnızım. evde yalnızım işte yalnızım. işteki yalnızlık bu uyanık ( ipne diyecektim de arkalarından sallamış olmayayım ) mesai arkadaşım olan ibişlerin neredeyse tamamının bayram tatili ile izinlerini birleştirmesi ile oldu. ulen ofis bomboş. sinekler bile beni tek görüp "yok aga bu kamil tek başına girmeyelim hiç buraya değmez" deyip geri dönüyorlar camın önünden.
allah kimseyi yalnızlık ile imtihan etmesin. hem duygusal hem böyle ev-iş mevzularında. cumartesiye kadar keçi sakallarım çıkacak gözümde o tek göze takılan gözlükler var ya onlardan belirecek filozofa bağlayacağım düşünmekten. sessizlik sükunet iyi ama fazlası zararmış.
Alttan almayı, sabırlı olmayı, güzel sevmeyi ve ince düşünmeyi sürekli benden beklemeniz benim derdim değil.. Biraz ucundan tutsanız ben zaten ağırlığı sırtlarım.. Benim derdim, ucundan tutmaya bile tenezzül etmediğiniz halde tüm ağırlığı sırtlanmış gibi davranmanız..