Sahil kenarında bir gün tanıdığım birinin doyamadığım muhabbetine eşlik ettiğim yerde olmak isterdim. Herşeyden biraz konuşmak. Geçmişe ışınlanmak istiyorum.
100 yıllık, Koca bir ceviz ağacının gölgesinde. Gece erken çöker yaylaya.
Ne elektrik vardır ne de su. Suyu kaynaktan alırsın, koca bir kayanın dibinden adeta damıtılarak gelir.
Akşam olunca, ısınmak ve aydınlanmak için, ceviz ağacının altındaki taş ocakta çürümeye yüz tutmuş dev gibi kütükleri yakarsın.havada akşama öten yusufcukların ve cırcır böceklerinin sesleri vardır.
Hafiften esen rüzgar, o yaz ayında içinizi hafif bir ürperti verir.
Esen rüzgarda hışırdayan ceviz ağacının yaprakları, yusufcuk kuşlarının sesiyle bir ahenk oluşturur.
Koca ateşte o dev kütükler erirken, arkalarında bıraktıkları korların üzerinde çayını demlemeye bırakırsın.
Kor'da demlenen çaydınlıkta hafif suyun kaynamaya yakın hafif iniltisi duyulur. Bu ses çayın demlenmeye yakın olduğunun da habercisidir.
Artık doğa ile bütünleşmişsindir. insan sesinden, arabaların ve çevrenin gürültüsünden uzak, gece ile başbaşa.
Saatli radyoda trt1 açıktır. Geceye eşlik etmek istercesine hafiften yerli ve yabancı müzikler çalar.