az evvel balkonda sigara içerken anlam veremediğim bir bağırtı duydum. baktım köpekler koşturuyor ara sokağa doğru, herhalde birini kovalıyolar diye düşündüm.
ardından bir çığlık geldi, aha dedim kaptılar. bir kaç saniye sonra baya kuvvetli bir çığlık geldi. lan dedim adamı parçalıyorlar.
arka pencereye koştum ve gördüm ki kaptıkları kediymiş. insan değil en azından, doğanın kanunu desem de yine de dehşet duygusu verdi.
bildiğin 7-8 ayı yavrusu boyutunda köpek, birinin ağzında karın kısmından ısırdığı siyah bir kedi sürüklüyor. kedi çoktan ölmüş tabi.
daha bu akşam kedilere tavuk kemiği götürdüydüm, yüksek ihtimal uzun süredir ara sıra beslediğim siyah kediydi giden de.
yalnız trajikomik noktayı şimdi farkettim; akşam yemeğinde yediğimiz tavuğun kemiğini yiyen kediyi yiyen köpeği görmüş oldum lan.
bir diğer deyişle şu an o köpeğin de, benim de karnımda aynı tavuğun farklı parçaları mevcut.
Babasının kızına inşaatte tecavüz ettiği haberine şahit oldum.
Kızına hallenen babalara şahit oldum.
Ulu orta yerde cinsel organını göstere göstere adres soran manyaklara şahit oldum.
Neyin ne olduğunu bilmeden bir ideolojiyi savunanlara şahit oldum.
Savaş cığırtkanlığı yaparak bundan fayda sağlayan insanlara şahit oldum.
Defalarca din değiştirmiş mankenin en sonunda başını bir kapatıp bir aça aça siyaset yaptığına, tvlerde boy gösterdiğine şahit oldum.
Ülke için dönüm noktası sayılacak olaylardan (bombalamalar, toplu şehit askerler ve diğer olaylar) sonra halkı sakinleştirmesi için medyada boy gösteren hacı hocalara şahit oldum.
Bir ağaç için meydana dökülüp insan için sesini çıkartmayan milletime şahit oldum.
Bu ülkede çok şeye şahit oldum.
En kötüsüyse tecavüze uğrayan bir kadının tecavüzcüsünü öldürdükten sonra mahkemede müebbet hapse mahkum edilirken, küçüçük kıza tecavüz eden adamın mahkemede iyi halden indirim almasına şahit oldum.
Bu ülkede hem hukukun hem de insanlığın ölmesine iki gözümle şahit oldum..
Bir devlet dairesinde eksik evraktan dolayı işini halledemediğinden mütevellit çok sinirlenmiş yaşlı bir Hacı amcanın gözünü karartıp başka bir memura “evladım kimi kime şikayet ediyoz” diye anlamsız bi cümle kurması. Bu serzenişe tanık olan bitirim bir vatandaşın “amca ananı siken kadı kimi kime şikayet ediyon” demesi. Bu lafı duyan yaşlı amcanın “benim rahmetli anama sövüyolar” diye hüngür hüngür ağlaması. Ağlayan yaşlı amcanın haline üzülen diğer memurların işi gücü bırakıp amcayı teselli etmeye çalışması. Hatta evrak eksikliğinden dolayı neredeyse yapılması imkansız işlemin mevzuat hayli esnetilerek yapılması. Amca işi hallolduktan sonra bürokrasinin acımasızlığını unutup bitirim vatandaşa beddualar etmesi. Bu sefer bitirim vatandaşın sinirlenmesi. Sinirden dilini ısırması ama saygıdan karşılık vermemesi.
böyle sorunca insanın aklına bir şey gelmiyor. yılların deri kıyafetli motorcu serserisiyim, gecelerin insanıyım, artık orta yaşlıyım, çok şey gördüm geçirdim, karşılaşmadığım şey kalmadı. bir çok insanın altına sıçacağı şeylerle karşılarştım, vız gelir tırıs gider.
olayın sırrı şu;
1- ben değil başkaları benden korksun.
2- en fazla ölürüm. umrumda değil, ya senin...
Keskin virajı Sağa doğru dönerken karşı istikametten hızla ve kayarak gelen arabayla burun buruna geldim. Ben sağa o sola kaçtı. Yanımdan geçti. Aynadan baktığımda havadaydı altını görüyordum. Suçum yoktu ama kendimi sorumlu hissettim. Sağa çekip koştum arabanın gittiği yere. Araba bir evin bahçesinin yanından geçen yaklaşık 2 metre derinliğinde beton su kanalının beton kapağını kırıp yarıya kadar saplanmıştı. Kazadan önce arkamda polis arabası vardı. onlar da koştu yaralıları çıkarmaya başlarken o beton kapağın geri kalanı da çöktü. 4 polis kanala düştü. Ben sap gibi kaldım. Arabanın içinde ağlayan yüzü kanlı kız çocuğu vardı. Düşen polislerin de bazılarının eli yüzü kanıyordu. Önce polisleri çıkardım. Sonra beraber çocuğu çıkardık. Sürücü ve kadın hateket etmiyordu. Çevreden de bir sürü insan gelince oradan ayrıldım ve yoluma devam ettim. iş için seydişeyir'e gidiyordum. Yaklaşık 50 km sonra yine yeni olmuş motorsiklet kazası gördüm. Yerde hareketsiz yatan 3-4 kişi vardı. Çevresinde 5-10 insan. Bu sefer duramadım. Yemedi.
işimi halletim akşam dönüş yolunda önüme köpek atladı. Direksiyonu kırdım kurtardım ama arkadaki araç kurtaramadı. Yine dikiz aynasında köpeği havada uçarken gördüm.
iğrenç bir gündü. Eve sağ salim dönmek için dua ediyordum.
