Daha 3-4 ay once yasadıgım olaydır.
Karasu-akçakoca yolu uzerınde aılemle tatıle gıderken sol şeritten 3 tane motosıkletlı elemanlar gecmıstı 1 dk sonra ortalık ana baba gunune dondu.
Karsı serıtten gelen bır araba takla atıyor barıyere carpıyor sonra tavanı kopup bızım 1 dk once yanımızdan gecen motosıkletlere ucuyor 3 kısının vucudunu ortadan ıkıye bolup 3. Motoru yakıyor arabanın surucusunun kafası kopmus.
Zaten ambulanstan once 3 tane tabut gelmışti.
Yani demem o ki 1 dk sonra bız gıtmıs olsak suanda bu yazıları yazamıyor olacaktım.
Acaba yaslandigimizda nasil olacagiz? Bilmiyorum sen nasil olursun, o zaman birlikte olmayacagiz cunku. Bu replik. Unutamadiklarim arasinda. Ayrica bir kitaptan yada filmden alinti degil bizzat bana soylenmisti.
*99 depremi gecesi.. istanbul'da bir caddedeki yeşillikte, minnacık yaşıma rağmen, bir başıma, uyku sersemi bekleyişim.. olanlara anlam veremeyişim ve kulağımda hâlâ çınlayan ambulans/itfaiye/polis sirenleri...
*kardeşim doğduğunda kokusunu içime çektiğim an...
*girdiğim tüm sınavlar ve sonuçları.
*üniversitedeyken hastalandığım ama derse girmek zorunda olduğum için dinlenemedigim bir zamanda babamın kilometrelerce öteden "gelip seni alayım" demesi...
*dedemin kulağına "nolur dayan biraz daha, az kaldı mezun oluyorum" diyişim, onun bunu hiç duymayışı, ve daha ben mezun olamadan doktorunun vefat haberini bana verdiği an.....
*babamın "aile ne demek kızım" dediği an...
*kırmızı montuyla bana ilk gülümseyişi... ve diğerleri..
ilk aşk, ilk öpücük, ilk seks, ilk reddedilme, ilk sınav, ilk kaza... şeklinde uzar gider. Yani her şeyin ilkleri unutulmaz. Sonrakiler onun tekrarıdır.