enayi yerine konmak, tek akıllı kendileri sanan insanlar.
çok bunlardan. iyi niyetinden ses etmezsin. tepene çıkarlar. çiğnerler, arkandan gülerler.
salak değilsen anlarsın lakin insanlığın ve asaletin sana sabırlı olmanı, kalp kırmamanı emrediyordur. sen iyi niyetinden arka çıkarsın. karşı tarafa göre halen enayisindir ve her geçen gün daha bir kıvama geliyorsundur. e tahammül sınırların zorlanmaya başlar haliyle. allah ne verdiyse dalarsın, allah yarattı demezsin. yaptığın iyiliğin de, insanlığının da, asil duruşunun da ağzına mıçılmıştır...
iyi davrandığım muhabbet etmeye çalıştığım her insanın kıçının hemen kalkması bilmiyorum bende acayip bi kıç kaldırma kuvvetimi var acaba ama hiç tahammül edemiyorum bi gün birini tutup harbi pis dalıcam ama bakalım nezman.
iyi davrandığım muhabbet etmeye çalıştığım her insanın kıçının hemen kalkması bilmiyorum bende acayip bi kıç kaldırma kuvvetimi var acaba ama hiç tahammül edemiyorum bi gün birini tutup harbi pis dalıcam ama bakalım nezman.
parmak çıtlatırken rahatsız olan, böyle kara tahtada tırnağınla cızt diye çıkardığın sesten tüyleri diken diken olan, ne bileyim işte böyle rahatsız olan insana pek tahammül edemiyorum. kendim şahsen öyle tiklere sahip olmasam da ortamda böyle insanlar olduğunu bildiğimde onların yerine ben devralıyorum sanki o tiki. empati değil de sempati sanırım.
hastanede tedavi olurken odanın kapısında bir sürü insanın beklemesi
tedavi olurken zart diye odaya giren amcalar teyzeler *
hademelerin işine karısan amcalar
yanına oturan teyzenin kütüğüne kadar araştırması
tahammül edemyiyorum sözlük.