Samsun-izmir arası yolculukta gecenin bir yarısı Ankara-Eskişehir arasındaki tundralık arazi.
Otobüsün koridoruna sıçmak daha cazip bir fikirdi ama 45 kişinin gözü önünde yapamazdım. o yüzden otobüsü durdurdum, daha atlarken donumu indirmeye başladım, koşarken düz ovada yıldırım çarpar mı diye düşündüğümü hatırlıyorum, çömeldim, sıçtım, temizlendim, kalktım, geri koşarken donumu topladım aa bi de ne göreyim?
Bütün otobüs inmiş sıçıyor, işiyor, çocuğunu kapan gecenin bir yarısı olmayan ağaçların altını arıyor.
Otobüs tekrar yola koyulduğunda yüz kilo hafiflemiştir muhtemelen.
Kaseye sıçıp doktora götürmüşlüğüm vardır. Gördüğüm en acayip sıçılan yer ise pisuvardır. Lisede, arkadaşlarımdan birinin yaşanan bir olayı şakaya dönüştürmek istemesiyle görmüş oldum.
böcekten çok korktuğum için 8-9 yaşlarındayken bir keresinde tatilden geldiğimizde evi böcek basmıştı alt kattan gelmişti hepsi. ben de tuvalete gidemeyip odadaki kitabın içine sıçmıştım. sonra kitabı atmıştım.
şimdilerde kitabı bırak atmayı kirletmeyi hor kullanmayı bile sevmiyorum çok değer veriyorum. hala pişmanım neden oraa sıçtım diye. *