dalga sesleri eşliğinde hamakta uyumak. böyle belli belirsiz gözleri açıp etrafa bakmak. sabah serinliği gelince pikeye sarılıp yarım kalan rüyaya devam etmek falan filan.
1 saat oldu okuldayım. deney yapıyorum deney! içinde hamak yok üstelik..
alıp başını yollara düşmektir. hava da tam havası hani atlayacaksın araca yanına kimseyi de almayacaksın vuracaksın kendini yollara. tabii biraz geç kaldık şu saat itibari ile istanbuldan çıkmak en az 3 saat sürer ama olsun *
pazartesinin getirdiği sendrom yetmezmiş gibi sabahın köründen beri ayakta ve yine metrobüs/metro kombosuyla, yılmaz erdoğan'ın şiirindeki gibi 'soğuk ve şehirlerarası otobüslerde..' kısmını yaşadım. sonra içimden bir ses, hayır, dışımdan, of bilmiyorum ama garip bir sesti, gizemliydi anlayacağın, aç spotifyı dedi. hipnotize edilmiş gibiydim. yeni bir emir gelmesini bekliyordum. aç ankaralı turgut'u dedi. hiç dinlemem diyemedim. şarkının adı bomba, aç son ses diye devam etti. hayatımda duyduğum en gizemli sesti sözlük, hayatımı değiştirdi. sınıfça göbek atıyoruz şuan.