laisizm yanlısı olmaktır. dinin sadece allah-kul arasında yaşanması gerektiği ve bir yönetim biçimi olamayacağı fikrini savunmaktır. dinsizlik değil, aksine, tam anlamıyla dini yaşamaktır. dini, nasıl yaşanması gerekiyorsa, öyle yaşamaktır.
herkesin yaşadığı yere göre farklı bir tanımı vardır.
bazıları için dinsizlik.
bazıları için islam düşmanlığı.
bazıları için gösteriş aracı*
benim için; bir devletin sınırları içerisindeki dinlere tanınan özgürlük. yani devletin kendi sınırları içerisinde olan dinlere eşit yaklaşımıdır bu durumda bir insan laik olamaz.
din ve vicdan özgürlüğüdür. devletin insanların inandığı şekilde yaşayabilmesi için bütün imkanları seferber edip emrine amade olmasıdır. dinini her ne şekilde,her nerde, her ne zaman yaşamak isteyenlerin bu talep ve isteklerini başkalarının yaşam alanına müdahale etmeden karşılamaktır.
götünü başını açınca çağdaş modern, tesettüre bürününce gerici yobaz olmak değildir kesinlikle.
tam aksine ikisinin de yaşam tarzına saygı duymak ve o tarzın oluşma şartlarını yaratmaktır ve tabi o şartları muhafaza etmek.
dincilerin inanış tarzlarını gerçek dünyaya tahakküm ettirememeleri.
mesela bilim laik. bu yüzden evrim teorisi tartışılıyor. hukuk laik. kadın hakları tartışılıyorç. sanat laik . eğitim laik . bu yüzden kız erkek öğrenciler bir arada ders yapıyor . sanat yapıyor.
devletin herhangi bir organına kesinlikle dinin "alet" edilmemesine laiklik denir. din ve devlet işlerinin ayrı tutulması bunu da kapsar.
benim tanımımda türbanlılar vs, kamu alanlarına girebilir. derse, askeriyeye, hastaneye vs. ama orada çalışanlar bunu hiçbir şekilde suistimal edemez, kullanamaz.
eğer özgür bir ülkedeysek, kimse kimsenin başının kıçının kılıf avukatı olamaz.
