çocukluktan kalma bir takım tatlı, zaman zaman tekrarladığımız kimi zaman salaklık dediğimiz anılar.
evet lokumu alır iki bisküvi arasın yerleştirir yerdim, hala devam ediyorum buna.
çorbayı kaşıksız içmeye çalışırdım, bunu yalnızca tek olduğum zaman denemişliğim oldu, hatırlamak içindi bu ama, o zamanlar yine ben böyle denerken, annem tarafından kafama gelen şaplak ile yüzümün çorbaya bulandığı gün gelir aklıma,
herhangi bir şey aldığımızda benim ki önce biterse ağabeyimin kini de alırdım elinden, bunu da hala yaparım. gülücük, gülücük.
uyurken elleri yummak , saçı çok mecbur kalmadıkça toplamamak , çift kale maç , uzaktan kumandalı arabalar sürmek , her mağaza da oyuncakçıları ebeveynlere zorla gezdirmek.
küçükken çok hasta olur ve 40'a yaklaşan ateşlerle yanıp kavrulurdum. bir tek yatağın içinde kafamı kollarımın arasına alıp, domalık bir vaziyette sallanarak uyuyabilirdim. bu huyum hiç değişmedi hala hasta olup ateşlendiğimde bu şekilde uykuya dalıyorum.
Şokella, peripella, nutella.. Her neyse işte. Öncelikle parmağımı dopdolu çikolatanın içine daldırırdım. Parmağıma bir löp çikolata aldıktan sonra elimi iç çamaşırımın içine Sokardım. Sonrasında annemin yanına gidip karnım ağrıyor bahanesiyle çikolatalı elimi çamaşırımdan çıkarırdım. Bok sandığından çığlık atıp parmağımı yıkamak isterdi. Parmağı ağzıma götürüp Çikolatayı yediğimi gördüğünde bayılıyor artık demiştim.
Evet, ne kadar zeki bir insan olduğum o günlerden belliymiş.