6 yaşındayken tekirdağda kaybolmuştum. sonra bir kadına yaşadığımız sokağı anlatıp apartmanın ismini söylemiştim. kadın eve götürmüştü. hiç aksiyon yok.
4 yaşımdayken 5 yaşındaki kuzenimin beni gezdirme macerasına kurban gitmiş bir yazarım...anlatılanlara göre bir kahvehaneye girip ben kayboldum diye bağırmışım...
annem 5 katlı hastahaneye tekrar girdi. ben, hastahanenin önündeki ambulanslara dikkatlice bakıyor; rengarenk lambalarının yandığı zaman ki renklerini düşünüyordum. o ara hastahane parkında bir simitçi gözüme ilişti. hemen koştum koştum koştum ve arkası dönük simitçiye seslendim : - simitçi amca ! adam arkasını döndü dizlerinin üstüne çökerek kafasındaki simit standını indirdi bir tane simit aldım parasını verdim ağzıma bir lokma aldım ve arkamı döndüğümde hastahane yoktu o koskacam hastahane 5 katlı ! yok yok ulan dedim ne oluyor nerde bu hastahane yaş dahaca 7-8 o civarlar. elimdeki simiti yemek için bile gücüm kalmamış afallamıştım en çok annem beni bulamadığından oradan uzaklaşıcak ve bende oraya gelsem bile onu bulamıyacaktım. korktum yalan yok ağlamadım ama yalan yok. tedirgin bir biçimde devamlı ilerliyordum nasıl oldu da kaybettim hastahaneyi anlamadım kimseye sormakta gelmiyor içimden, kendim bulurum diye düşündüm. o ara arkamdan annemin sesi geldi o kadar sevindiğim bir anı hatırlamıyorum.