Bir otobüs ki, sağ arka tekeri patlak, ön sol kabak, mazotu azalmış, şoförün uykusu gelmiş, arkada hiç yolcu kalmamış, hepsi mevzuyu sezip bir önceki dinlenme tesisinde kalmışlar.
misafirliğe gidersin, çayı şekersiz içerler, sen de şekersiz içemezsin, şeker de isteyemezsin, bi de o çayı şekersiz içmek zorunda kalırsın ayıp olmasın diye, öyle bir durum.
Yorgun bir ruh,
Aslında zaman zaman kanıyor mu desem..
Etrafa saçılıyor ,tükeniyor mu desem..
Yoksa dışarı sızan her kum tanesinde,umutları mı gidiyor desen..
Kütüphanede ders çalışmaktayım. Bi yandan da kitapların orjinallerini alsam mı almasam mı diye düşünüyorum. Alsam çok pahalı be sözlük bi de onları okuyabilmek var. alıp da boşa giderse üzülürüm. Ama ben bunların hepsini okurum desem iki küçük altına bakar bütün set.
MUTFAKTAKi ABLAYLA LAF DALAŞINA GiRDiK. SONUÇ iSTiFA ETTi. GERÇEKTEN BEN iÇiNDE BULUNDUĞUM DURUM iÇiN O KADAR ÜZÜLÜYORUM Ki. ZATEN ÇALIŞMAK iSTEMEDiĞiM BiR YERE GELiYORUM AYLARDIR, BEN SENiN O MAHKEME DUVARI SURATINI GÖRMEYE MERAKLI GiBi MiYiM ? NEDEN UĞRAŞIYORSUN BENiMLE AMK, HAYIR ÇiRKiNLEŞMESE, PATRONUN KIZI O BANA ETTiĞi LAFLARI DUYMASA, iKAZ EDiCEKLERDi YiNE, KENDiSi TAM BiR ÇiRKEF OLDUĞU iÇiN iSTiFA ETMEK DURUMUNDA KALDI.
Her şeyi kabullendim. Artık bir şeyleri değiştirmek için hiç çaba harcamıyorum. Diyolar ya olursa olur olmazsa alıştık zaten aynen öyle. Kadere boyun eğmiş durumdayım.