süreklileşen polemik vari nickaltı yorumları, keyfekeder girilen subjektif entryler, isyan eden birkaç yazarı görünce sürü psikolojisine bürünmeler.
bunun ne kadar devam edeceği konusunda fikir yok. kaliteli ve durgun yazıldığında, entrylerin silineceğini sanmak, yavanlık ve art niyetliliktir.
zaten dikkat edildiğinde; ağlayan zümrenin, sözlüğe hiçbir katkı sağlamayan, yaşayamadığı cinsellikle sözlüğü dolduran kültürsüz yazarlar olduğu gözlemlenebilir.
uludağ sözlükte yaşanan protestonun taraflarından birini sorgulayan soru cümlesidir.
günlerden bir gün, bir güzel insan bana özetle demişti ki "insan sızlanıp durmak yerine içinde bulduğu ortamı güzelleştirebilmeli". güzel insan güzel demiş, hepimiz parçası olduğumuz bu platformu elden geldiğince güzelleştirebilsek, içerisined girinti çıkıntı olmayan veya ayrımcılık doğurmayacak entry sayısını artırabilsek, elle tutulur gözle görülür bir gelişme yaşayacağımız kanaatindeyim. böylece moderasyonun da yükü hafiflemiş olur, o zaman böylesine az iş yükünde ne kadar bu derece verimsiz oldukalrını gönül rahatlığıyla sorgulayabiliriz.
