ikinci kez sezaryen operasyonu geçirdikten sonraki süreç. yataktan sürünmeden, yardım almadan ve çığlık atmadan doğrulmak için tam bir hafta geçmesi gerekmişti.
Kulak copuyle kulak zarimi patlatmistim o acinin hicbir tarifi yok ne dis ne bas agrisi direk beyine vuruyor. On parmagin cikmasi ayagimin cikmasi , lastiginden firlayan demir cubugun agzima girmesi. Akabinde dudagim yarildi iki disim dokuldu avcuma.
trafik kazasında bacağımın parçalanması ve üç gün ameliyata alınmadan o şekilde beklememdir heralde. ama hiçbiri o anlarda babamı ağlarken görmek kadar acı vermemişti.
burun kılcal damarlarının çatlaması sonucu, burun deliğinden bir aletin sokulup kılcal damarların yakılması. ve bu durumun 9 yaşında meydana gelmesi sonucu halen acısı aklıma geldikçe canımı acıtmaktadır.
yobaz yazarların devamlı yaşadığı acıdır. kokan ağız ve ayak kokuları ile karınlarından makatlarına kadar olan hazımsızlık daima kasılmış şekilde oturmalarına neden olur.
hıssss hıssss diyerek ses çıkaran bu peynir tenli yazarlar eksilerde gezen karmaları ile doğru orantıda olan köpüklü salyaları ile rahatlıkla tanınabilir.
hayalara top geldiğinde yaşanan acı. kısa bir süre sonra geçeceğini bilirsiniz ama o anı yaşama zorunluluğunun da farkındasınızdır. saniyeler ay gibi gelir insana.
sünnet olurken testislere iğne vurulurken hissedilen ağrı. aradan kaç sene geçmesine rağmen hala hatırlıyorum bunu. galiba bunda 8 yaşında sünnet olmanın da etkisi bulunmakta.
gömük 20 yaş dişi ameliyatı sonunda ameliyat anında anlamadığı çene kemğinin oyulup damak kesilmesinin eve gidince uyuşturucu ilacın etkisinin geçmesi sonucunda oluşan çeneden beyne kadar giden zonklama acısı.