Hayatı dolu dolu yaşamak ama böyle suyunu sıkarcasına. Hayallerime ulaşmak için çok çalışmak ve o zafer duygusunu tadabilmek, daha huzurlu ve iyi bir insan olmak.
Olmasını istediğim izmirli kızın hem dünya hem ahirette yüzünün gülmesine yol açacak işlere vesile olmaktır ömür boyu. iyi tanıdığıma inanıyorum çünkü.
karşılaşıyoruz aslında o karşılaştığımızı zannediyor. evime davet ediyorum. kabul ediyor. lavaboyu kullanıyor sonra merdivenlerden çıkıyoruz sandalyesini çekiyorum, oturuyor. bana bakışları hala eskisi gibi. onun için bir yabancıya dönüşmediğimi bilmek beni mutlu ediyor. yemeklerin servisini ben yapıyorum, böyle romantizm saçmalıklarından hoşlanmadığını bildiğimi unuttuğumu zannediyor oysa ben yine salağı oynuyorum. o yemek yemeye başladığında bir süre onu izliyorum, aynı eskisi gibi ona bakışlarımdan utanıyor. ona son sarıldığım geceye dönüyor, sonra aynı sahili hayal ediyor, ortak anılarımızda buluşuyoruz. sonra büyüyen pişmanlıklar hatırlanıyor ve iki dost olamayacağımızı anladığında iyice geriliyor. onunla sevişmek istediğime ve romantizme inanlardan olduğumu düşünüyor ve bu gece yapılan tüm hazırlıkları bunun için zannediyor. sonra tesadüf eseri karşılaştığımızı ve eve plan dahilinde gelmediğini hatırlıyor. bir an için bu evde olduğumuzu ikimizden başka bilen yok diye düşünüyor, o sevişmek istiyor. ama ben birlikte geçireceğimiz son gecemizi sevişerek ziyan etmek istemiyorum. ben onu hep aynı masumlukta sevmiştim. neyse masadan kalkıyorum ve ona Schubert - Serenade dinletiyorum.
o sandalyesinde otururken tam arkasında saçlarında elimi gezdiriyorum. çekiniyor bir yanı gitmek bir yanı kalmak istiyor. ani bir hareketle ceketimin cebindeki iple ellerini bağlıyorum. ona kanunlara göre suç sayılan yaptığım en iyi işleri anlatıyorum. şaka yaptığımı zannediyor. gözlerinin içine bakıyorum. gördüğü son gözler benim gözlerim olsun istiyorum. saçlarını son kez okşuyorum. dudaklarına bir öpücük bırakıyorum. bu onu son öpmem oluyor. gözlerime eskisi gibi bakmasını söylüyorum. her şey berbat olmadan önceki gibi bakmasını. bakıyor, ben de ona öyle bakıyorum. ve bıçağımı tam kalbine saplıyorum. baktığı son gözler benim gözlerim oluyor, gördüğü son kişi benim, onu öpen son kişi ben oluyorum, onun saçlarına dokunan son kişi oluyorum.