Prof. Oldugum Massachusetts universitesi histoloji anabilim dalının geniş ergonomik sınıflarında ders verdigim bir gun ile başlayıp... Guatemala maya kavmine ait piramitleri gezerken ile devam eden bir yaşam tarzı.
Kpss den yuksek bir puan aldim.
Işbu hayal tam da burdan basliyo:)
Ankara merkezde bi yere atanacam. Sabah 8 aksam 5. Cumartesi pazar tatil. 2300 tl maaş Özluk haklarim yillik tatilim mazeret iznim vs.
yakin zamanda guzel huylu guzel ahlakli dini butun bana guzel guzel cocuklar verecek harika yemekler yapacak elbiselerimi cillet gibi utuleyecek eli namahreme deymemis bir bayanla evlenecem.
Yiyip içip hiçbir şey düşünmeden akşama kadar yatmak dı.
Geçen onda uyanıp kahvaltı yaptım. Tekrardan uyudum. ikide uyanıp yemek yedim. Tekrar uyudum. Ve tekrar uyandığımda kafamın içinde filler pandalar yakalamacılık oynuyordu. Yataktan kalkamadım. O yatakta bitkisel hayata girecek gibiydim ki son anda arkadaşım çekip çıkardı beni.
Anladım ki bu tarz benim yaşam tarzım değilmiş.
Auckland'da Deniz manzaralı (daha şanslıysam Amerika'da gökdelen manzaralı), yüksek katta, işlek bir caddede, 1+1 ya da stüdyo çok lüks daire.
Hedeflediğim, hayalini kurduğum, severek yaptığım o iş, iyi bir maaş.
Haftaiçi; işten eve, evden işe gidip gelirim. Dinlenme vakitlerimde, belki Bara giderim, belki yürüyüş yaparım, belki sinemaya giderim. Bazı günlerde de evde cod oynarım.
Haftasonu; bazen ava, bazen balığa, bazen arabayla civarı turlamaya çıkarım.
Yalnız başıma, kimseye bağlı olmadan yaşayacağım; güzel bir bekar hayatı.
kocamaaaan bahçeli bir ev, yemyeşil bahçesinde bi sürü köpüşler pisiler... bütün gün onlarla ilgilensem, kitap okusam, kurabiye yapıp satsam, sonra yine yavrularımla ilgilensem, kitabıma dönsem... o sırada ufacık kızım ayaklarıma dolansa, sevdiceğim gelse dudağına bir öpücük kondursam...
peki ben ne yapıyorum? sabahtan akşama kadar çalışıyorum, yetmiyor haftasonu da çalışıyorum, ne kedime ne köpeğime zaman ayırabiliyorum, süslenemeden bayatlayan kurabiyeler var mutfakta mesela...
insanların doğa ile iç içe yaşadığı, savaş ve ülkeler arası rekabetin olmadığı, ortak bilim ile gelişen bir dünyada; dağ evimde yetiştirdiğim yiyecekleri ve okumla avladığım hayvanı pişirip şöminemin karşısında yediğim bir hayat.
Kendi oturacağım evi satın alıp, 3 küsür bir maaş kazanıp, rahat bir unvanlı devlet memurluğu kadrosuna girip, evleneceğim kadınla 2 ayda bir farklı ülkeleri gezmek. Az kaldı sözlük mülakattayım herşey çok yakın.