intiharların zirve yaptığı bir topluluk, her yerden intihar haberleri geliyor. Öyle bir hal alıyor ki bu durum, artık dışarı bile çıkamıyorum korkudan. Gel zaman git zaman intihar haberleri duyulmaz oluyor, ben de derin bir nefes alarak soluğu dışarıda buluyorum. Yürümeye başlıyorum, ortalık gayet sakin, tek tük insanlar çıkıyor karşıma. Biraz daha yürüdükten sonra uzaklarda bir grubun toplandığını fark ediyorum. Aha diyorum, kesin birinin başına bir şey geldi. Ayaklarım gerisingeri gitmemi salık veriyor. Ben bu ikilemin içinde yerimde sayarken önüme çırılçıplak bir beden düşüveriyor binanın tepesinden. Biri daha intihar ediyor ve ben uyanıyorum.
günlerdir panda gibi yuvarlana yuvarlana zar zor uyuyakalıyorum (bkz: uykunun başkalarıyla kırıştırıyor olma ihtimali). yalnız dün gece bir anda gaipten çöker gibi bi uyku hali başgösterdi bünyede. aa uykuu canım uykuu falan nidalarıyla bir güzel uykuya daldım. yarım saat bir saat sonra kendiliğimden gram uyku hali olmadan uyandım.
o aralıkta gördüğüm rüya oldukça tesir etti bana. Allah hayırlara vesile etsin, bir atölyedeyim. muhtemelen görsel sanatlarla ilgiliydi. bir kadın bir erkek bir de ben varım. lan böyle girince tövbest saçma sapan oldu. velhasıl nedense bi telâş hali hakim bende. bir şeyler saklayıp gizliyormuşum derken sıfatını gram anımsamadığım adam ikimizde de gereksiz bir heyecan haliyle konuşurken çatadanak alnımdan öptü beni. tam alın da sayılmaz aslında. saçla alnın birleştiği yeri sanırım. lan noluyo hobareey diye bastım kalayı. hatta oradaki kadın da meğer bunun sevgilisi miymiş eski sevgilisi miymiş neymiş. ismine kadar aklımda ama o kadarını yazmayayım. fakat abimizin suretini görmedim yahut gram anımsamıyorum. sonra bir anda istiklâl caddesi gibi bir yere çıktım. ama bina yapıları falan aşırı gotikti. hava oldukça puslu ve siyaha yakın griydi. tek bildiğim bana böyle hissettiren rüyaların ucu genelde bir şeylere dokunuyor da bakalım hayırlısı inşAllah amin.
ha bir de; neden bilmiyorum ama bu ağaç gibi herifle bir şeyler saklıyormuşuz birbirimizden. aynı telâş onda da mevcuttu. ve rüyamda sanırım ben de bir şeyler hissediyordum adama karşı. o rüyamda oluşan enteresan heyecan hâlâ aklımda. gerçek olsa bu kadar olurdu herhalde.
Beni hala etkileyen 6 yıl önce gördüğüm bir rüya,zaman-mekan ilişkisi o kadar giriftti ki Hatta birkaç bölüm izlediğim rick and morty’deki tuhaf zaman dışı mekanlar gibiydi, (bazı rüyalarda hala bu etkiler var) uçağa binip kıta yolculuğu yapıyordum Orta Amerika’dan başlamıştım ama hayatımda yüzlerce kez yaptığım karayolu-havayolu yolculukları bile bu kadar gerçek değildi.sonra yolculuk esnasında hızlı ve emniyetli olmam gerekiyordu oturduğum düzlem fazla sağlamdı ve pencereden gördüğüm şeyler bindiğim aracın süratinin ibaresiydi ve ağaç mantarı gibiydi,hız arttıkça katmanlar artıyordu.Daha önce hiç bulunmadığım bir şehri nasıl bu kadar detaylı gördüğüme hala anlam veremiyorum.
Tek başıma kamp yapıyordum. Çadırda uyurken kurt sesleri duymaya başladım. Çadırın fermuarını indirip baktım, ilerde bir kurt sürüsü vardı. Baktığımı görünce üzerime doğru koşmaya başladılar...
Bende çığlık atarak uyandım. Su içtim sonra.
Ülkede bir karmaşıklık vardı, etrafta kötü adamlar falan. Onlarla savaşırken rüya gördüğümün farkına vardım. rüyamdaki kişilere korkmayın ölmeyeceksiniz rüyadayız diye umut veriyordum.