annemin gömülmeye götürmeden ki son haline. daha 5 yaşındayken ben. neden yattığını bilmeden öyle baktığım zamana. şimdi olsa, ah keşke olsa, doya doya koklayarak öperdim annemi.
edit: biri eksilemiş, sana ne desem ne söylesem, insan mısın, insan olduğunu düşünüyor musun, bak bakalım aynaya bir. ne göreceksin orada. hayır asla hakaret etmem. çöplüğe tükürülmez çünkü. tükrük kirlenir.
yazarların tekrar geri dönmek istedikleri anlar, dakikalar, günler veya yıllardır.
ankara'da evimizin bahçesinde ben kuzenlerimle şişme havuzun içinde neşe ve mutlulukla çırpınırken bütün ailenin o evde toplandığı ve mangal yaktığı kalabalık günlere geri dönmek isterdim...
Okula ilk başladığım gün ya da okulun duvarlarını resimlerle doldurduğumuz gün,kaldırımlara resimler yaptığımız gün ya da karın yağdığını ilk kez gördüğüm gün olabilir.
Ya da yaşama ilk gözlerimi açtığım gün olsa daha iyi sanırım;mutlu olduğum tüm dakikaları tekrar tekrar yaşayabilmek güzel olurdu.
genellikle çocukluk anlarıdır. Çünkü masumiyet vardır, arkadaşlık vardır, herşey tıkırındadır. Ayıboğan vardır, bu uzmanı vardır, bilo vardır. Gezmek, oyun oynamak vardır. Tarih vereceksek 90-95 arasında ki yaz tatilleri, mekan vereceksek, artvin - savsat yoncali köyüdür.