şimdi bir sırt çantası hazırlamak. uyku tulumu ve çadır. bir kadın. motora atlamışız, yoldan birkaç şişe de şarap almışız gidiyoruz yakamozu seyredebileceğimiz herhangi bir yere...
Doğanın rengine boyayın beni. Bir yanım yeşil olsun bir yanım sarı, kırmızı, kahverengi. Bahar gelince yeşillensin hücrelerim, çiçeğe dursun düşüncelerim. Eritsin zamanı parmaklarımda. Sonbahar geldiği zaman dökülmeye başlasın yeşillenen hücrelerim. Doğanın son bahar halini alsın tenime. Bir yanım hep yeşil kalsın tıpkı çam ağaçları gibi. Bir yanımsa değiştirsin rengini. Önce kızıla dönsün birazı, sonra sarı olsun, en son da kahverengiye doğru dönsün rengim ve düşsün yeni bir hücreye yer açmak için. Düşüncelerimi değiştirsin bu dökülme, bakış açımı değiştirsin, benliğime işlesin. insanlar için sadece ağaç ve orman olan doğa bende bambaşka bir hal alsın, yepyeni bir anlam kazansın ve anlamına anlam eklesin. Değişsede rengi doğanın değişmiyor ya benliği. Öyle kalsın benimde benliğim. Herkes göremez doğanın rengini. Orman desen yeşil gelir akıllara kimse düşünmez doğanın renk geçişlerini. Tüm hücrelerim değişse de bir yanım hep yeşil kalsın inadına. Ruhumu uzatayım değişen tarafıma. Tenimi, düşüncelerimi, hücrelerimi boyamak yetmez doğaya. Ruhumu da boyayın doğanın En koyu tonlarına.
