gök gürültüsü, gecenin köründe çatıryayıp abuk sesler çıkaran ev aletleri, uçakta ağlamaya başlayan ilk veledin sesi(çünki o ağlayınca diğerleri de katılıyo bilmem kaç bin feet yükseklikte bebe terörü oluyo, hiç hoş olmiyi.)
15 senedir tren yolunun yanında yaşarım, hala alışamadım lanet olasıcanın sesine. sanki üstümden geçecek, uyku sersemliğine korkup yorgan, battaniye, pike ne varsa kefen gibi çekiyorum üstüme sarmalıyorum arkadaşım.
anayola bakan bir evde oturuyorsanız genel olarak, fren sesi ve sonrasındaki "güüüm", "pooof" gibi seslerdir.
bellidir ki, bir araç kaza yapmıştır. eğer duyduğunuz o ses "küüüt" diye kısa bir sesse işte o zaman daha da kötüdür. çünkü araç bir canlıya çarpmıştır.
Bukart bittiğinde çıkan 'dıt dıt dıt .' sesi. Hapishaneden kaçmışım da polisten kaçmak için otobüse binmişim gibi hissettirir bana. Sanki şehirde bir tek benim bukartım bitiyor.