sözlük yazarlarının absürt mutsuzluk nedenleri.
Bakıyorum da bunlar mutsuzluk nedeni ise, henüz 20 yaşında sağlığı bozulmuş ve doktorlar tarafından 'artık umut yok' damgası vurulmuş kişi ne yapsın?
Telefonda konuşurken mutsuz hissediyorum sanırım.
Böyle annem bugün ne yemek yaptığını, babam yine siyasetten şikayetçi olduğunu, ablam elifimin anne demeye başladığını anlatıyor ve illaki soruyorurum her seferinde 'havalar nasıl?'
Sanki havayı öğrensem hissetmeyeceğim duyduğum özlemi.
Gözümü kapattığımda kendi odamdaymışım givi hissetmeye çalışıyorum olmuyor.
Gecenin bir yarısı kalkıp buzdolabını karıştırmayı özler mi insan?
Özlüyormuş.
Aslında mesele ne buzdolabı ne havalar tek derdim alışmak.
Her şeye alışıyor insan her şeye ama aklına gelince burnunu sızlatan bir özlemin alışmaya takati yok.
Bu bile mutsuzluk değil belki.
Hayatımız başkalarının hayatlarında ki mükemmelliklere bakarak geçiyor be abidin. Bizse çok eksiğiz, bir türlü tamamlanamıyoruz. Aramakla istemekle falanda olmuyo, olacağı varsa oluyo ama olacağı da hiç olmuyor. insan hiç hissizliğine üzülür mü, üzülürmüş...