hiç tanışmayı istediğim bir ünlü yokkine. ünlü manyaklığı yok yani bende sözlük.
gördüğümde imza alayım, yok efendim ne bileyim beraber foto çektireyim dediğim hiçkimse yok.
yok yani ünlüler ile tanışmak gibi bir merakım ve manyaklığım. bir yerde deselerki şu dünyaca ünlü şarkıcı/manken/oyuncu şuraya gelecek diye. gideceğim varsa gitmem.
nedir lan bu milletteki ünlü manyaklığı diyede kendi kendime sual ederim hep.
ben bu satırları yazarkene sevgili sözlük. survivor adlı yarışmada. acun yine şu ünlüyü getiricem adaya falan diye coştu,
millet deliriyor. çok şaşırıyorum sözlük.
özellikle türk insanında genel olarak bir ünlü manyaklığı var ama.
hele beyazıt'ın ünlüleri programına çıkardığında, birden bire sefilleşmesi ve aşağılık kompleksine girmesinden midem bulanıyor.
en son yine yabancı kadın bir manken getirtmişti programına net hatırlıyorum. kalktı yanından geldi seyircilere. arkadaşlar ayyyy o yanımda ya. offf sahidende çok güzel değilmi ya ? he ? banamı öyle geliyo. ayyy birazdan gidip yanına oturucam.
sonrada klasik beyazın seyircilerinden öp öp öp tezahüratı ve beyazın kızı öpüp kızarıp bozarması midemi bulandırıyo lan sözlük.
kim ulan onlar? ülkelerinde bizim gösterdiğimiz ilginin yarısını görmüyor çoğu.
ayyyy sahidende çok güzel değilmi ya? dediğinde o sefilleşmiş surat ifadesi neydi allahım ya. gözlerimden gitmiyo adamın o hali.
her ünlü bayana/erkeğe aynı ilgi. ayyyy megan fox geliyoo. ayyyy fifti sent geliyo, ayyy adriana lima geliyo. ne lan bu?
çok beğendiğim, sanatını/düşüncelerini takdir ettiğim biri bile olsa, gidip yanına tanışmam. çünkü korkarım hayalimdeki gibi çıkmamasından.
bırak hayalimdeki gibi kalsın.
Pia'm olsun benim.
ama şunuda dürüstçe söyleyeyim. sevdiğim tek şair, bütün şiirlerini ezbere bildiğim, dünyanın en en en en şairi, Attila ilhan ile tanışmak isterdim belki.