Geçen salı günü başıma gelmiş hadisedir. Kaldırım kenarından yürüyerek eve doğru gidiyordum bir tane sadece bir tane karınca yolumu kesip benden para istedi eğer vermezsem osuracağını söyledi. Bende tabi ki istediği parayı vermedim ve "s*ktir git lan yok sana para mara" dedim. Bu hemen sinirlendi, cebinden iki tane gergedan çıkartıp üzerime fırlattı. Ben hemen ağlamaya başladım tabi. Bu da yanıma gelip "oğlum niye ağlıyorsun lan" dedi. Ardındanda bir tane osurdu *mına koduğum. Tuttum bunun antenlerini birbirine doladım. Hediyelik karınca gibi oldu şerefsiz. Neyse aldım bunu ailesine teslim ettim "çocuğunuz çok yaramaz, lütfen bir dahakine annesi fil doğursun diyip eve gittim. O günü asla unutamam.
evimin arka bahçesinin dibindeki boş araziye ben arka bahçede çay içerken, 15 yıldır görmediğim farklı bir şehirde okuduğumuz ilk okuldaki en yakın arkadaşımın arabayı park edip inmesi ve karşılaşmamız. bu, hayatımda yaşadığım en ilginç iki olaydan birisidir.
bizim alt katımızda erkek öğrenciler oturuyor. baya yavşak tipler, gözlerini çekme gereği duymadan bakıyorlar falan. neyse bende akşam üzeri her zamanki gibi köpeğimi aldım rutin enerji atma yürüyüşüne çıkardım.
biraz fazla enerjik olduğu için genelde insanların üstüne oyun oynama amacıyla atlıyor, biraz da büyük olduğu için bazı insanlar korkuyor. tam apartmanın kapısından çıkarken bu öğrencilerden biriyle karşılaştık. çocuk duvara yapıştı, köpeğim üstüne doğru koşmaya başladı asjdaas çok iyiydi.
çocuk titreyerek "çeker misiniz şunu" dedi. ifadesiz bir suratla "çekemem" diye cevap verdim, çocuk ufak çaplı bir şok geçirdi. korkudan titriyor ama. daha sonra yeterince korktuğunu anladım ve köpeğime dönüp "katil gel buraya kızım gidiyoruz" dedim.
çocuk köpeğimin adının katil olduğunu duyunca rengi falan tamamen gitti. sonra kapıdan çıktık ve yürüdük, muhtemelen çocuk orada bayıldı.
bir yaz güneş cildime dokunmuş, yanaklarım pütür pütür olmuştu. yakından bariz şekilde rahatsız edici duruyordu.
zaman kışa doğru evrildi, geçmedi hatta artarak devam etti.
bir dermatologa görünmem gerektiğini düşündüm, fakat en yoğun olduğum ygs-lys çalıştığım zamanlardı ve yarıyıl tatiline girince gitmeliyim diye düşündüm.
bir defasında annem misafirliğe gittiği evden büyük bir kavanoz kuşburnu marmelatı getirdi ve ben hayatımda ilk defa yedim ve beğendim, her sabah yemeye başladım.
fakat cildime dokundu, yanaklarım kırmızı kırmızı alerji olup kaşınmaya başladı. beni gören tanıyanlar yüzüme ne olduğunu soruyordu. alerji diyordum, beni yakından tanıyanlara da "kuşburnu reçelinden biraz fazla yemişim, o dokundu." diyordum.
fakat kısa zaman içinde yazdan beri olanlarla beraber hepsi, tamamı geçti. dermatologa gitmeme de gerek kalmadı..
